Düştük bizler de ahir zamana,
Kurtarmaz hiç kimse; baba, ana...
Durma sen de sarıl bu Kur’an’a,
Duanla yalvar sen yana yana.
Hep zarardayım, yok hiçbir kârım,
Nasıl düştük, böyle günaha, hataya?
Kara bulutlar çöktü güzel Hatay'a...
Çıkış yok karanlıktan, belki haftaya.
Rabbim, ne olur... Sen, sen acı bizlere!
Yolda kaldı, bu gecede son kafile,
Kazan
Şu nefis kepçedir, dünyada kazan.
Kepçene helâl doldur, helâl kazan.
Kimseye güvenme, en sevdiğine bile...
En sonunda dosttur, mezarını kazan.
Dere tepe yol onun, her ses bizi yollar ona,
Yaklaşmaktayız işte, her nefeste mutlu sona.
Davası yüce olan Hak erleri metin ola,
Yolumuz “Bahr-i Hak” diyenler hemen çıksın yola.
Kul olabilmek Ona, işte sana küçük bir sır,
Ne karanlık, ne yaman, böyle bir gece...
Ne kelime anlatır bunu, ne hece.
Her nefesi, her anı, sonsuz işkence...
Rabbim, ne olur... Sen, sen acı bizlere!
Ateş düştü her bir eve, her ocağa,
Boşa çekmişsin, bunca zaman kürek.
Hesabı var, yaptığının bilerek.
Hayat geçmez, boş verip hep gülerek.
Kokusu çokça başkadır evladın.
Baba, dede olunca bir gün adın,
Hep besmele ile başla söze,
Zor işleri almalısın göze.
Yardım et güçsüze, çaresize,
Yoksa yarı yolda tıkanırsın.
Büyük sözü dinle, nasihat tut,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!