Kanadım kırılmış, bozulmuş yuvam
Bulunmaz kimsede derdime devâm
Güneşim doğmamış bulutlu havam
Bu halimle sana yâr diyemem ki
Gel gönül yaramı sar diyemem ki
sabahları mutlu bir güne uyanmak
gün boyu güzel şeyler duymak
bebekler yetim kalmasın
analar ağlamasın istiyorum
çiçekler boynunu bükmesin
Umut etmek bu kadar güzel miydi,
Hangi ağaçta dal, dalda çiçekti
Neredeydi şimdiye kadar
Bu mevsim, bu güneş,
bir perde açılır yüreğimde
seyre dalardı gözlerim
uzaktan uzağa şekiller çizer
sevdiğim imgelerle süslerdim yüzünü
ne zaman gözüme bir kalem kağıt ilişse
şiir yazmak gelir içimden, yazamam
bir şeyler düğümlenir kirpik uçlarıma
bakamam
hani çisil-çisil bir yağmur yağar,
hani şarkılar söyler ya ağaçlar...
dolanır ya saçlarını damlalar...
hani tel-tel dökülürken alnına...
şakaklarından sıyrılıp,
İyi niyet hoşgörü, mutluluğun emeli
Ne para, ne mal-mülk, sağlam tutmaz temeli
Bir Piyango bileti, belki şans getirecek
Yıllar yılı düş olan, hayal olacak gerçek
Ağaçlarda tarlalarda
Tepe bayır ve kırlarda
Şu bitimsiz ovalarda
Gezilir yeşil üstünde
Yine aritmi başladı yüreğimde
Oturup seninle konuşacağız diye
O yeni yetme meşe fidanının dibinde
Ben neler yaptığımı anlatacağım,
Sen yanağımdan öpmeye çalışacaksın sinsice,
Ben...Heyecandan kanatlanıp uçacağım...
dört numaralı perondan,
saat dörtte hareket edecek otobüs
kırk numaralı koltuğunda
son hazırlıklarını yapıyorum yolculuğumun
nereye gittiğimin ne önemi var
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!