beklenmedik bir anda
bir bakışma, bir tebessüm belkide
güneşin doğuşu gibi
aşk hep tesadüfleri mi severdi
sen mevsiminin unutulmaz telaşı
zaman duvarını aşan sarmaşık gibi
kökleri tutunmaya çalışırken
közde kendinden geçen mavi çaydanlık
ne güzel anılar taşırdı ince belli bardaklarımıza
çayla akıntıya kapılan küçük çöp
gel bu gece bir kaçamak yapalım seninle
örneğin çocukluk yıllarımıza dönelim
oyunlar oynayalım, boş verelim gama
kedere ve hüzüne, bırakalım
kendi kaderlerini yaşasınlar
bu akşam
son kez ağlayacağım
gelmişime geçmişime
aşklara, sevdalara, sevmelere...
seni tanıdığımda henüz yirmili yaşlardaydım
biri elimde biri belimde iki bebekle
İlk görüşte sevdim mi hiç bir fikrim yok
gücenme sözlerime
sen de bana benziyordun aslında
onca yıllık yaşanmışlıkların temizlenmesi pek kolay olmasa da
tuttum bir ucundan başladım ince eleyip sık dokumaya
mutluluk verenlerden ne varsa topladım etrafıma
nasıl ki ayışığı sevdirmişse
leylak rengini
seni yıkık duvar diplerinde
ilk gördüğüm andan bu yana
Bir yıl oldu sen buradan gideli
Seni çok özledim ben geldim baba
Çok ağırdı sensizliğin bedeli
Seni çok özledim ben geldim baba
Oğlum kızım beni özler bilirim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!