Yükü dağdan ağırdır, tartılmaz kantar ile,
Yolu yokuş olsa da, ölçülmez pergel ile,
Gönül gözü kapalı, bakarsan engel ile,
Görenler de anlamaz, gariplerin halinden.
Yüz yüze bakmaz olduk, ekrana daldı gözler
Dostluğu tüketiyor, sanal alemde sözler
Kalpten kalbe akmıyor, o eski muhabbetler
Selam lafta kalıyor, özümüz garip şimdi.
Enkazlar oyun yeri, gökler ateşle dolu,
Uçurtmalar yırtılmış, kesilmiş hakkın yolu.
Gözlerinde bir umut, masum bir çocuk suyu,
Çelik zırhlı filolarla, geldiler uzak yoldan
Sandılar ki İstanbul, görünür bu karakoldan
Unuttular imanı, unuttular Yaradan'dan
Haberleri yoktu Mehmetçiğin sarsılmaz koldan
Burası Anadolu, geçilmez ki Gelibolu.
Söz bitti, kalemde, tükendi derman
Dargınım yollara, gelme üstüme
Gönül bir enkazdır, dinlemez ferman
Yorgunum yıllara, gelme üstüme.
Aşkınla dolsun kalbim, sen ol benim tek yârim
Ömrümün son deminde, gel seninle olalım
Unutulsun tüm derdim, kalmasın hiç efkârım
Açan o çiçeğimde, gel seninle olalım.
Bilekte değil, yürektedir erkeğin hası,
silahla değil, bilgiyle siler milletin pası.
Kadına, çocuğa kalkmaz onun eli, sopası,
erkeksen cehaleti yen, aydınlat yurdun her bir tası.
Gönül bir ummandır, sen bir adasın,
Derdimin dermanı, hem de yarasın,
Dünyalar verseler, sen o pahasın,"
Aşkınla ben yanar, korda gezerim.
Gözlerin uzağa dalıyor ise,
O eski heyecan soluyor ise,
Aklın başkasında kalıyor ise,
Sevdan bu diyardan çıkar gibiyse.
akşam indi körfeze.
sular bile üşüyor.
sana "gitme" demeyeceğim, bilirim sonbaharı.
serinledin, omuzuna al Kaz Dağı'nın hırkasını.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!