Kar yağdı dağlara, yollar kapandı,
Haber gelmez oldu, bağrım da yandı.
Gözümün yaşları sele abandı,
Akmayın gözyaşım, durun bu gece.
DURGUN... Ve Hayalleri Olmasa şarkı oldu...
Gözlerim ateşe, alıştı sanma
Geceler yanağımda, durgun olur.
Sözlerim seninle, yarıştı sanma
Bu yürek sen gidince, durgun olur.
Düş'müydü?
Sesin ile rüyadan uyandım,
Aşkınla tutuşarak inandım,
Ateşin bile bile dayandım,
Alev alev yanmak, hep düş müydü?
Dedim ki: “Nedir düşünce?”
Dediler: “Misafirdir gönül hanesinde...”
Kimi gelir bir solukluk,
kimi kalır bir ömürlük.
GurbEtten geldim ben, dostlar bağına
GövDemi koydum ben, aşkın dağına
DilbErler şahına, gönül çağına
KalBime yazılan, bir kelam olsun
Ege'nin incisi, o güzel diyar,
Üstünde gezerdi bir bulut, efkâr.
Edremit yas tutar, İzmir perişan,
Esaret zinciri yakardı her an.
Bir gece vardı,
öyle uzun,
öyle karanlık,
Kaz Dağları'nın eteklerine çökmüş bir yas gibi.
Gözyaşında sır dolu, gönül derin izlerde,
Sabır ile sınandım, ışık doldu gözlerde,
Karanlıkla boğuştum, hakikatin sözlerde,
Kalbimi sana sundum, aşkı buldum Efendim.
Sözlerin gürültüsünde sağır oldum
Kelimeler birer taş gibi yağıyor üstüme
Herkesin doğrusu, bir diğerinin yanlışına çarpıp tuzla buz oluyor
Gözlerimi yumuyorum
Yüreğe dokunan ve insanı en derininden sarsan şiiriniz üzerine, aynı hislerle kaleme aldığım bir yansımadır bu. Sizin dizelerinizin açtığı yaraya bir ses de benden...
Kelimeler toprağa karıştı, dostum, bir enkaz vakti.
Gökyüzü yağmur yerine kül ağladı o gece.
Bir bebeğin avucundan göğe yükselen süt kokusunu kim çaldı?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!