Bir düş bu, rüyalardan artmamış gerçeğe sığınık
Yalansız büyümeli o yüzden dallarında nergisler
Hışmını kaybetmeden rüzgar ansızın öpebilmeli
Bir çingenenin mor renkli fırfırlı alıngan entarisinden
Bir gölge, bir silüet ışıksız duvarlarda belirgin her an
...o yüzden yalnızların üstünü örter yıldızlar
Saçlarını ay okşar
Ninniler hep karanlıktan.
Ölümsüzlüğü tadar onlar
Bir kapı ve bir pencere ile
Zamanın bir yerinde
Bırakıp gideceksin ne varsa
Yok olacaksın kelimeler haricinde bir müddet
Taşamayacaksın, sığacaksın bir avuca
Var olana değin bir çiçeğin yaprağında
Bizler çok çirkiniz,
Çirkinliğin dip alası,
Çirkinliğin renk mevsimiyiz.
Yalanız en başta
Ve sahteyiz uçtan uca.
Yaşamak;
bir zaman boyunca huzur.
Ölmek;
bir zaman sonrası huzur.
Nefes almak;
var olmakla güzel...
Afrika'dan ithal ettim bütün acılarımı.
İkimiz de açtık sonuçta;
Onlar bir parça ekmeğe muhtaçtı,
Ben ise bir tutam sana...
Adım Reşat,
Soyadım yıllardan kalma;
Bu yangınsa benden yaşlı
Ve ben ondan daha da yaşlı;
Adınla başlar her bir cümle,
Her bir söz adınla başlar.
Yarın adınla başlar ve gelecek,
Hedefler yaşama dair adınla başlar.
Yoksan sen, yoktur yokluğundan ilerisi,
Ölüm de, yokluk de, ne dersen de;
Karanfil kokulu yalnızlığım benim,
Düş görmüşlüğün var oluşu;
"Ah" demeyi sevmeden ah ettiren,
Gül dikenli kimsesizliğim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!