yâr dediğin, bir gülüşle bin gökyüzü kurmak.
her akşam binlerce kuşu şehrin üstünde kanatlandırmak.
caketini astığın duvara adını yazıp yazıp üzerini karalamak.
yokluk
adı unutulmuş türkü
göğü yıkıp giderken varabildin mi menzile
bülbül figan ederken dalda ölen son güle
dağların gözüne bir bulut çökmüş
yağmurlar ağlaşır, ses vermez ezgimize.
her sevgiliye bir facebook sayfası açmış
haremlik selamlık şiirler atmış
peşine üç beş öküzü takmış
nasıl methedeyim güzel ben seni.
aşk-ı hünerleri ateşten tama
Pencereden biri sayfama bakmış
Bir de yetmez gibi kafaya takmış
Muallim kardeşim bir de not yazmış
Nasıl methedeyim hocam ben seni
Dedim sayın hocam notunu aldım
sen, oralarda yarı aç, yarı tok,
içindeki üşüyen uzun-sarı saçlı küçük kızı ısıtmaya çalışırken,
ben, faili meçhullerde inşirah eşliğinde,
sabır taşın çatlamasın diye omuz veriyorum.
her gece ;
Falan fişmekeni boşver.
Akşam cebine bir kaç şiir koy gel,
Yürek yakar korunda çay demler içeriz.
bir yanım ilkbahar, bir yanım hazan
ben aşkın narında, tütenim zaman
hazin uçan kuşlar, gurbetin hozan
fecirler sessiz, yüreğim eder sökün.
yarsam şu sinemi döksem önüne,
sırtına yüklemiş koca dağları
kim nerden bilsin ölü sağları
feleğin def'i meşke vururken
bulutu yurt tutar fecrin neharı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!