Duydum ki facebook bizi abdestsizler diye yasak koymuş.
Hiç bilmezler ki bizim virgülümüz taharet,
Noktamız şiir diye okunur.
Gavur nerden bilecek,
Bu yürekte her gece bir başka makamla sela okunur.
nisa'mız hayasız, nas'ımız yüzsüz
aşımız yağsız, ekmeğimiz tuzsuz.
vicdanlar sus pus, kalmamış sabır
dile gel ne haldeyiz ey ehl-i kubur.
yağmurlu bir günde,
uzun bir yolculuğa çıkalım
seninle.
hiç bir iz kalmasın geride.
sonra, gittiğimiz yerde kaybolalım
hiç dönmeyelim.
Bir Berat gecesiydi bıraktım yüreğimi
Rahmet-i İlâhîyye
Ve sen de içindeydin, Seâdet-i Ebediyye
ebrûlî bir ummana efsûnî sözler döktüm
kaşına kement attım, göğü yerinden söktüm
gözlerde mavi elmas, gamzelerde gülbahar
lebleri gülden özge, cemalin düş'te öptüm.
kirpiğin ucunda han kurdu gönlüm
ela mı, mavi mi bilmiyorum ben.
kızıl bir alevdim şebnemle söndüm
açıldım bir ummana, gidiyorum ben.
umudun kalbine bir kement vurdum
eyy sevgili
iznin olmadan ifşa ediyorum melali "sen" olan hali düşlerimi.
biliyorum, bu hali figanım sonum olacak
kalem şahidim, yürek davacı kalacak.
nefesimi okşarken bir serçe intiharı ecelsiz
ben de birgün gideceğim sessiz ve telaşsız.
susmalarım asılı kalsın zamanın alnıcında
nazenin hüzzam çalsın menekşe dudağında.
bissürü imkansız, vefasız, kuralsız, kansız,
biraz arsız, birazı ağız dolusu veryansın küfür,
tolamışım cebimde.
bunları şiir yapmadan ölürsem, bana yazık, edebi hayat için büyük bir kayıp olmaz mı,
aziz misafir hazreti azrail.
Binbir çeşit hâle girdim bir müberra yüz etmez
Bin deve yükü kelamım var bir edeb-i söz etmez.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!