Yine günlerden bir gün
Herkez işinde gücündeyken
Çıka gelmiş yüzsüzler
Kan ve gözyaşı içmişler
O topraklarda
Nefesimizle ısıtıyoruz dünyayı
Dünya bizi yakacak
Kronikleşen yaşamın üçgeninde
Hava boşluğuna düşer gibi
Islak bir huzur gibi yağmur
Unuttu mu hasretle anılanlar
Bir zaman biz bize nasıl koşardık
Bilmem şimdi değiştimi bakışlar
Aylar yıl oldu, arayan yok artık.
Hani o dostlar nereye gitmişler
Gün doğmuş, gün batmış ne farkeder
Yitirmiş anlamını sevinçler
Şu kahrolası şehrin kalabalığında
Gundüzlerin neysede
Akşam olmayagörsün boğuyorlar sanki
Yok bir el uzatacak, yok bir kimse
Yokluk yedi bitirdi bizi
Ne sen varlıklısın nede ben
Ömür boyu dövdürdü dizi
Ne bulduk sanki inlemekten.
Kimselere muhtaç olmadık
öyle bir değişecekki dünya
taş üstünde taş kalmayacak
öyle bir zaman geleceki
robotlar silah çatacak
Geceler beni tanır
Hiç gitmez bende kalır
Azcık gözümü yumsam
Uyur uyanmaz sanır.
Sabahlar akşama denk
silopi meydan muharebesinde
anzak kuşları arı burnunda tünemiş
antonakis istanbul bizim demiş
avucunu yalaması için biraz süre verilmiş
sonra üç mum yakılmış
üç gün üç gece vurmuş yurdumun askeri
Ne kadar kaçsam çıktın karşıma
Ne zaman biteceksin yoksulluk
Zehir oldun ekmeğim, aşıma
Ne zaman gideceksin yoksulluk.
Sen yıktın kurduğum hayelleri
Zihnimin eksik bölgelerinde
Bir kıpırtı uyanıyor hissediyorum
Eylül sonrası aşkları kadar canlı
Bir adı var ama bulamıyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!