Dünya hali nedir diye sorarsan
Böyle gelmiş böyle gider diyemem
Cennet tapusunu kula yorarsan
Başına musallat kader diyemem
Dört kapı dört makam dört de kitaptan
İblis gömleğiyle gezer bir gafil
Ceme mihman olup gülbang veremez
Taşır başı omuz bedeni sefil
Ya Allah Muhammed Ali diyemez
Erenlerin izi piri yolundan
Doğum günüm eylül tadımlık serin
Eser baharların yeli başkadır
Seversen sevginin debisi derin
Taşkın ırmakların seli başkadır
Günlerden aylardan yıllardan aktım
Eğleşir müjganın çehresi asil
Nazar et ruhuma bak yeşil yeşil
Gitme kal bu gece sofrası fasıl
Mahşeri gecemi yak yeşil yeşil
Yarım ay hilalin okla bedenim
Yüce dağ başında yanan ateşin
Közleri toprağa dert midir gönül
Mayhoş meyveleri sunan ateşin
Külleri yaprağa kurt mudur gönül
Yanar için için çınar da çürür
Derman adın nedir ki yazmıyorsun bir türlü
İçten yanmalı derttir bedenim eritiyor
Devinim girdapların içimde çalan türkü
Yağar acı başımdan yüreğim titretiyor
Ah gençliğim nerede soğuk mermer sırdaşım
Varlık alemine beşer ahirim
Ağ güllerim açmış toprak buhurum
Rehberi kervanım gani Tâhir’im
Dost dost diyen eller bağlatma beni.
Deli divaneye ermişse adım
Kelimelerle dans eden ey şair
İlkbahar tomurcuklarından derilerek…
Fışkırır!
Bezenir nice renklere
Güller kazanından güzel buhurlarından
Gökyüzüne hoş bir nefes yayılır
Güzeli düşün hoş eyle
Şen ola gönül şen ola
Tut dileğini koş söyle
Şen ola gönül şen ola
Sen dola gönül sen dola
Ey Tanrım yüce Rabbim
Dileğim isteğimdir senden
Öyle bir ilham ver ki ispatlayayım
Aşkı şiirlere resmedeyim
.........Gözle dokunuşlara gebe.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!