Ben bir dalgayım
Mahpushanenin duvarına çarpan
Yüzüm bulut griliğindedir,
Sesimi tanırsın benim yüzyıl öncesinden
Benim, göğsünün duvarında yosunlaşan.
Denizi seviyorum
Sularında boğulsam da
Çığı seviyorum
Karları altında kalsam da
Seviyorum sizi ey insanlar
Beni hiçbir zaman anlamayacak olsanız da...
Beni kendinle yalnız bırak
Bölme sensizliğinde büyüttüğüm hüznümü
Unutma ki
Her şair yalnızlığına sevdalıdır en çok...
(Uzaktaki yakın dostlarıma)
Şimdi bir parça İstanbul bağlayıp
Beyaz bir güvercinin kanadına
Uçurmak vardı çok uzak diyarlara
Yedi tepesinde
Düşüncem
Düşümdendir benim
Düşerim
Düşlerken imkansızlığı
Düşümde kurduğum ülkenin
Arka sokaklarında…
........İlk önce farkına varamadığım ama sonradan gerçekten dostum olduğunu farkettiğim insanlar da oldu hayatımda, dostum bildiğim ama sonradan sadece arkadaş olduğunu farkettiğim insanlar da...
.......Eksik bir çocuktum ben. Bilmezdim mesela bütün çiçeklerin adlarını ve kokularını…
İnsan kusurlarım vardı benim de hepiniz gibi.
İnsan kusurlarım vardı her soluk alışımda insan olduğumu hatırlatan.
İçimiz kan ağlarken gülebilmeyi
Kendi kendimize öğrendik biz
Hayatın izin verdiğince iyiydik
Yüreğimiz yettiğince cesur
Ya göklerde gezerdi başımız
En kötü sessizlik
Sabahlara kadar konuşabilecekken
Susmaktır bir ömür boyu
İşte o gün bütün trenler gitmiş olur artık bütün istasyonlardan
Bir dize bile çıkmaz olur kaleminden
Daha çok seviyorum şiiri
Yazmama sebep olanlardan
Kalabalık içinde
Ya da yalnız
Öfkeli ve aşık akşamlarımın elinden tutan tek dostu
Delikanlı bir ateş yaktım
Gecenin karanlığında
Rengi kavgamdan da kızıl
Mavi tulum
Ve özgür uyunacak gecelerin aşkına
Bu harika şiirleri yazdıran güzel ve cesur yüreğinize selam olsun, sevgili Melih.
Şiirlerinizle tanışmama vesile olan sevgili Eylem Barış ve Cansın Ünver'e teşekkürü bir borç bilirim.
Sevgilerimle