Bilmiyorum anne, farkında mısın?
Söylenmeyen en kutsanmış, en aziz tutulan,
Duygularla çevrili, çaresiz,
Sana döndüğümün farkında mısın?
Sen söylemeden önce, hem yakın hem de uzak,
Dayanamam senin üç günlük ayrılığına,
Daralır kalbim, kangren olur yaralarım,
Kara kanlı bir haydut,
Kılıcını savurur kalbime,
Sensiz kaldığımda,
Kökünden kopar damarlarım,
Ant palace dry head,
To give pain to your chest,
Let your wind be on my mountain, your darkness in my night,
Finding a cure becomes difficult as soon as it is diagnosed.
But in a word
Köy yeri gözükünceye dekmiş aptalın ahbaplığı,
Çıkarını sezerse, karşında konuk olur ahbabın,
Kanmayasın dil ucuyla sevgi sunuşlarına,
Kabire dek devam etsin arzuladığın ahbaplık.
Zeki meselesi değil bu manzume yazıya dökme meselesi
Çılgın meselesi hem de
Aptal meselesi açıkçası
Şahıs, kalemi alır eline
Hangi vakit bir satır yazıya döksem diye düşünse
Enstrümanlı vuku bulmalı kesinlikle yenisi
Aradım seni, ne denli,
Güneş gibi, acıların peşinde,
Bir yutum su, sahrada,
Gece, soğuk kışta
Avuçlanmış bir felaket gibi.
Kulağım, daima ayak sesinde
Aramızdaki varlığınla sen,
Göçebesisin göklerimizin,
Gümüşünde yaprak ve suyumuzun,
Kamaştırıyorsun gözlerimizi.
Uzak düşüncelerimizin,
Davamı arayışım sevinçten
Arayışım sevinçten
Yanakları birbirine değerek, endişelerle seyran eden, küçük göçebe kuşlar
Manalarını hatırlayan, ayrılıkların iri kuşları
Işıklı gök cisminin baranlı zamanlarında, inkılapları yıkan, yemle beslenen kuşlar
Her kalbin farklı dilidir aşk,
Sevmek aşkın kanayan gülüdür,
İlahi bir kapıya sundum aşkımı,
Gel kaderim, Sevgilinin emrinde ol.
Gözlerinde nice kan biriktiğini gördüm,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!