Gizemli ayaklar
----aldı yerini
--------gecede,
Şehir meyhanelerinin
----uyuşturulmuş
--------genç gözdelerinde,
Göçtü yükleri benim olan bütün kervanlar,
Uykuda kaldı ellerim.
Sakladığın karanfilleri aldım bu sabah,
Bir rüyada uyurken, başka bir rüyada ayandım.
Bekleyerek özümü sakinleştiren buğunu,
God Ninurta from his reflection in the water recreated me,
Take him out of the well where Yusuf was thrown,
I don't know which one touched,
The mark of angels on my chin.
With the scent of myrrh on my skin being taken to Jesus,
Göğsümde
----bir
--------bilmece,
------------acılarım
----------------bireysel,
Yırttım
Yükselir tanrıya dualar gök kubbeden,
Her gece dualarımdasın, her gece adını söylerim,
Bağlamam ağaçlara çaput,
Aramam dilek taşı, yakmam mum,
Anla adının yanlış olmadığını,
Dualarımdasın, her mübarek anımda.
Yürü,
----eriyene
--------dek
------------demir
----------------dağlar,
--------------------yürü,
Bir yolculuğa çıktım doğduğum yere,
Körleşmiş duygular kalktı ve yürüdü,
Hiç bir iz bulamadım tanıdık şeylerden,
Yıllar doluydu derin üzüntülerle.
Kalmamış toprak, bitmiş ağaçlar,
Ey sevgili, gurbet acısı bin bir ızdıraptır,
Utangaçlık sevmek, ağlamak ve yanmak bülbüledir,
Sessiz konuşsak da duyar gökteki yıldızlar,
Bize gelmez isen umut boşunadır.
Isınır ısınmaz aşkınız,
Aniden rüyalarına çarpar,
Zamanın sana yalan söylediğini anlarsın,
Unutmaz ve hayallerinde saklarsın,
Gördüğün rüya kabusa benzer.
Birkaç kasvetli saniye,
Kafası dönen, gönül verince,
Ezilen, sindirilen gönül verdiği için,
Fazlasıyla kaygılanan, gönül verdiği için,
Öldüren, gönül verdiği için,
Abartmalı yaşayan her şeyi,
Bir topluluk olduk, acayip.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!