ben kaybetmeye değmem
her akşamın sabahı vardır
benim yok
ve bazen sert rüzgarlar eser baharında
sofrasında merhametin
ben kaybetmeye değmem
günleri saymak gibidir seni aramak
son durağı olmayan belirsizlik
içinden çıkılmaz girdaplar gibi
raksederken kalbimin dehlizlerinde kıvılcımlar aşka
ahenksizleşir gündüzler
kekelemeye değer birşey kalmaz geceden sabaha
ağaçlar yorumsuzlaşacak biliyorsun
tarih de unutacak birgün yüzümüzü
kimbilir hangi takvimden kaçıncı yaprak kopmuş olacağız
ağustos güneşli vadilere ıslık olduğumuzu
kimseler bilmeyeck
sensiz yakalandığım
ölüm ölüm değil
yağmur yağmur
sana değsin yağmur
yunsun damlaları yüzün
koridorlu bir ayrılıktı
saçlarını düşürdüğün yoldu
güneşte eskidi yüzüm
aramakla yabacılaştım sevişlerini
yaşamının güncel seremonisine
sana köşe başlarımı bıraktım
karanlık odaları mumlu
gittiğimi anlayacak mısın? ...
hayata daldığın gibi yerdin kendi kendini
benimse
şirret yordamsız durduransız sevmek tabldot usulü
yerli yersiz rüya görmek kadar kadar ızdıraplı düşünmek seni
kuralsız madara çiğ kalmış kişisel anlarımın berbat öpüşmesi sen
sesinin koyboluş yankısı
sisli
usulca kesti bileklerini zamanın
yaşamak ölümü pelesenk etmekti ağaçlara
sensiz...
yanaklarındı hayat parantezim
bütün uykular siyahın katığı
beyazlar yarına sürgün
yorgun gün fırsatsız tebessümümüne
yıldızlarla eğleşmenin
yaşamak senden yana baskın
gerisi vişne çürüğü gitmeler yığını
kış yağmurla silkindi
ağaçlar kışla
toprak ağaçlarla silkindi
ben sensizlikle
yalnızlıktan...




-
Öztürk Acun
Tüm YorumlarBravo öğretmenim. Başarılar diliyorum. Bir perde açılır biri kapanır.