yanıbaşımda üç temmuz sonu
önümde çay ve kitap
haydar paşa paşalar gibi martılarla
karşımda uzun ve kıvırcık bir umut
bana seni anımsatmayan hiçbir şey yok
erken uyanır kışların kaşların daima senden önde
imalarınla bana kurduğun dünyayla avunur haylanmazlığım
doğurganlaşsan diyorum eritsek kar boran hüzün kışlarını
dört mevsim olsa yatağımız bu beyazlık sona erse solsa
solsa kuşkularımız bir bir solsa
kırk yılın hatırına ayaktadır ağaçlar gibi
susuşuna anlam veren fikrimin sılası tesellili
sahnede renksiz yabancılı muntazam gösteri
küstahça dudak büküşün geleceğin martılı tedirginliği
sen yürürdün ben korkak
ben hiçbirşeye gücü olmayan soytarı
kapıldım kan köpüklü ırmaklarına
dudaklarıma kirpiklerini uzat
tutunacak dalım
lal boylum
kan endamlım
gece yolculuğu sohbetimsin
ellerine güneş de değse
kararır günlerin bölünmüşlüğünde yas tutmuşluğunun
ellerin tuzu ve suyu unuttuğu an
benimsin unutkanlığında ölümün
düşlerimden sıyrılarak tutsağın olurum
yeter ki saçların dal olsun hazan kuşlarıma
sislenir anlaşılmazlık
uzak liman ışıkları yankılanır ıssızlığında
ağustos böcekleri sus pus
ipin ucu kaçar kapanır gözlerim
senden kaçtım
trenler mavi bir yağmurla ağlıyordu
imkansızdı dişlerinden öptüğümü
vagonlar artık saklamıyordu
ayaklarımda çorap yoktu
üşüyordum
bugün seni aldım yanıma
elma çiçekleri gibiydik
üstünde bej arayışın vardı
hayallerimden bahsettim gülüşlerine
şarkındaki tadı paylaştım
yetişmeye çalıştım şarkımı sevmene
dağ sırası aştım öperken yüzünü
aldı beni gençliğimin bitişi uzuncacık
savunmasız çocuklar gibi sevdim seni
kenti çevreleyen korkuydu aşksızlık
korkuyu yendik biz işçi köylü yek emekçi
leyla dedik ille leyla çoğaldık fabrika fabrika
Emrivaki
öpüşmek seninle köşe başının ardındaki
meraklarım öldürecek beni yağmurlu ıslanmış
pembe gülün solarken anımsattığı ağır aksak
ölüşlerim senin elinden olsun haylazım celladıma




-
Öztürk Acun
Tüm YorumlarBravo öğretmenim. Başarılar diliyorum. Bir perde açılır biri kapanır.