Fırtına diner bir gün, gün ışır, gam görünür
Kırık dalı toprağa, yaprağı rüzgara sor
Kışın ardı bahardır, kar erir, dam görünür
Kardelenin kıymeti nedir, ilkbahara sor
Kuşları bilmeyene mavi sadece renktir
Esareti görmeden özgürlüğü tatmak zor.
Kuyudan gül dermişe zindan saraya denktir
Ölümü bilmeyene hayatı anlatmak zor.
Yağmurla meze diye içsem bakışlarını
Renklerinden ömrüme bahar gelir sevdiğim
Ki nisana denk kıldım hazanı, kışlarını
Baksan da kaçırmasan bir dem bakışlarını
Kavurucu güneşe rüzgar gelir sevdiğim
Takatim kalmadı, yorgunum dostum
Uzak bir diyardan gelmiş gibiyim
-Bir adım ötesi- uzaktan kastım
Dostlar arasında elmiş gibiyim
Ters yüz olmuş alem baş ayak olmuş
Konuşsam ne çare sussam ne çare
Çakallar sürüye önayak olmuş
Yutkunsam ne çare yazsam ne çare
Ben ki şairim, seni anlatmaya sözüm yok
Bakışlarından kopan her zerre ölüm kusar.
Güzelliğini zaten anlatmaya lüzum yok
Seni gören her aşık sever ve sonra susar.
Saçların fırtınayı melteme dönüştürür.
Bir düş bu yahut hayal yahut deli saçması
Kör kuyuma ipini salacak yar nerede ?
Ahh, yok mu kardelenin kar yağmadan açması
Zemherimde payitaht kurmuş bahar nerede ?
Gözlerin yükseliyor güneş gibi ufkumda
Nazarından alıyor çiçeğim can suyunu
Kaç rüyaya sığdırdım umudumu uykumda
Hücrelerim seninle değişti kaç huyunu
Adını umut koyup neler yaptım bir bilsen
Kaç sabahın rengini maviye boyadım ben
Uçuşuyor baharda, bahçelerimde kokun
Yürüyor anıların sokaklarımda hala
Sen hala susuyorsun pencere kenarında
Kanadı kırık bir kuş tutunmuş gibi dala
Uçuşuyordu kokun, ömrümün baharında
Çiçekler açtırıyor ta içerimde kokun
Esefle yürüdüm yol kenarından
Bakmadım, görüşmek yasak mı bilmem
Aklım dönüyorsa her kararından
Eskiyen ben miyim sokak mı bilmem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!