Sanma ki sen siyah ben beyazım,
Sanma ki sen kış ben ise yazım.
Eğer var isem, yalnız seninle varım.
Çünkü bu, benim alın yazım.
Demem o ki; sen ne isen,
Bende diğer yarınım.
Sanma ki suçluyum.
Aldığın ahım,
Benim en büyük günahım.
Sanma ki bu yüzden suskunum.
Ettiğin lafın,
Senin büyük zaafın.
Ne aradığımda duydun sesimi...
Ne düştüğümde tuttun elimi.
Çocuk gibi ağladığımda bile,
Silmeliydin gözlerimin nemini.
O halde sana nasıl güveneyim.
Kırıp döktüğün bu kalbi,
Bulutundan ayrılan damlaların,
Toprakla buluşması gibiydi,
Gönlüne düşmek,
Yüreğine akmak.
Başka bir güzeldi yani,
Sağanak olup sana yağmak...
Hangi derdim varsa bildiğim,
Mutlak bir ucunda varsın sevdiğim.
Ve her ne varsa çektiğim,
İnan sebebi sensin sevgilim.
Hangi derdim varsa bildiğim,
Mutlak bir ucunda varsın sevdiğim.
Ve her ne varsa çektiğim.
İnan sebebi sensin sevgilim...
Kalbinin derinliklerine attığım ilk adımda,
Gördüm ki oradaki yokluğuma sebep sensin.
Savrulup gözlerinin kıyısına her vurduğumda,
Anladım ki gözlerinde boğulmama sebep sensin.
***
Ellerim ellerine her dokunduğunda,
Yazdıklarımı okumaya dahi,
Yüreğin yetmezken,
Yaşadıklarıma nasıl dayanacaksın.
Sevdanın ateşine yaklaşmaya dahi,
Cesaret etmezken,
Benimle bir olup,
Ben ne yana kaçsam yolum sana çıkıyor.
Hangi tarafa baksam gözüm seni görüyor.
Uzaklaştıkça yaklaşıyorum,
Kaçtıkça kucağına düşüyorum.
Aşkının ateşinde yandıkça üşüyor,
Üşüdükçe soğuktan yanıyorum.
Sen beni boş ver,
Ben ettiklerini düşündükçe,
Kendimi doldururum.
Sen yeter ki beni bana ver.
Ben beni buldukça,
Seni kendime unuttururum...
duygularımızı tercüme etmişsiniz şairim