Seni soruyorlar susuyorum.
İyi demeye dilim,
Kötü demeye kalbim razı gelmiyor...
Söz dediğin nedir ki,
Bana sürekli sus dersin.
Mühim olan manadır,
Benden iyi bilirsin.
O manaya varırsan,
Susmak ta çok şey anlatır.
Sana yaklaştığımda kalbimin atışını,
Ta içinde hissediyorsan,
Kalbim sende demektir.
Sana düşen;
Ya kalbimi geri vermek,
Veya beni de yüreğine kabul etmektir.
Görüyorsun ya;
Gitmeyi bile beceremiyorum,
Ya kalbim kalıyor sende, ya da aklım...
Bari susayım diyorum onu da yapamıyorum.
Ne gizlim kalıyor sende, ne de saklım...
Küçücük kalbine sürgün yemiş kalmışım,
Ayağımda prangalar,
Tek bir adım dahi atamamışım,
Karanlık olsa da dört bir yanım,
Ben orayı cennet saymışım,
Senin kalbin zindan ya sevgili,
Bazen kelimeler düğümlenir boğazına,
Kalbinden geçeni bir türlü söyleyemezsin.
Her geçen gün,
Biraz daha düştüğünü görürsün de uzağına,
Gözyaşın kan olup akarken,
Sen kal diyemezsin…
Aşk yanmaktır, zevk-ü sefa değil,
Kalplerin bir olmasıdır, bedenlerin değil,
Göz görmese ne olur, gönlün O’na bakıyorsa,
Tut ki uzaklarda ne çıkar, aklı sende kalıyorsa.
Sen kalbini almaya bak, bu kadarı yetmez mi?
Kalp susarsa,
Dil lal olur,
Akıl gider hayat tarumar olur,
Hüzün çöker ömür matem olur...
Kalp susarsa sevgili,
Dünya hem sana,
Sen çıkmazın içinde,
Çıkmaz benim içimde...
Sen çıkmaya çalıştıkça,
Bilsen ne kanarsın içimde...
Bugün sevdim demek sana zor gelirken,
Yarın gökleri inletsen sesini duyuramazsın.
Yaşarken yanağımı öpmek bile ağır gelirken,
Ölünce toprağımı öpmeye doyamazsın.
Bugün yanıma gelmeye üşenirken,
duygularımızı tercüme etmişsiniz şairim