Böyle miydi en başından sözlerin.
Yüzümü görse yüzün değişir.
Çatık kaşların, kızgın bakışların,
Yoluma düşse, yolun değişir.
***
Bu kadar mı uzaktı sevgiden yüreğin,
İkimize dair ne çok hayallerim vardı.
İstemedin ya,
Artık rüyama dahi giremezsin.
Yokluğunda birkaç hatıra ile,
Kırık bir kalp kaldı.
Anladım ki sevgili,
Gözün aydın sevgili;
Aşk ile delilik arasındaki çizgiyi geçtim.
Bir zamanlar aşıktım.
Şimdi deliliği seçtim.
Nasılsa seveceğin yok senin.
Nasılsa beni göreceğin yok senin.
Delinin biriydi,
Hem istemediğini söylüyor,
Hem aklımı alıyordu.
Yüreğim desen,
Zaten onda kalıyordu.
Akılsızın önde gideniydi.
Demek bu kadardı sendeki hasretim,
Demek yetti ha ayak üstü iki sohbetim,
Hal hatır sorduğum,
Nasılsın dediğim...
Bunca acı çekmeler,
Bunca özlemeler,
Demek dileğin ayrılmaktı benden.
Demek bu kadar yoruldun ha sevgimden.
Dualar edecek kadar,
Bitsin diyecek kadar,
Gitmemi isteyecek kadar...
Oysa neydi ki benim senden beklediğim.
Demek hepsi yalandı...
Onca acı,
Onca hasret,
Diyorsun ki boşuna yaşandı.
Bu yürek,
Bu can,
Demek gidiyorsun.
Bir veda etmeden,
Hoşçakal bile demeden...
Şimdi ben gelmeyeseydim ansızın,
Bir daha göremeyecektim seni öyle mi?
Yani bu ev sensiz mi kalacaktı?
Ey gönül;
Madem ki her ne etsen yaranamazsın.
Bırak o halde vazgeç ki yaran azsın.
Sarma sakın hiç bir yerini varsın kanasın.
Sadece dik dur,
Dik dur ki gören hala hayatta sansın.
Hani bazı yollar vardır ya;
İlerlemek dönmekten daha zordur.
Hani bazı zamanlar vardır;
Her günü dününden ağırdır.
Bazı sevdalar vardır hani;
Kal demek;
duygularımızı tercüme etmişsiniz şairim