Bir çift laf edelim dostumla dedim,
Baktım ki gönlünün yarası derin!
Korkma, Allah büyük diye söyledim,
Gönlünü ferah tut, gönlünü serin!
Bu dünya yalancı, bu dünya fani,
Dosta giden, kolay kolay yorulmaz,
Gerçek dostlar, kırılır da darılmaz,
Dil yarası derin olur sarılmaz,
Kırma gönülleri, dikkat diline!
Haramı, helalden ayırmak gerek,
Efkâr sardı yine garip gönlümü,
Gözyaşım çağladı, durduramadım.
Bilemedim yaşar mıyım, ölü mü?
Gözümde kaldı bak bütün muradım.
Bir söz söylemeye dilim varmadı,
İnsanoğlu her gün daha zararda,
Üzerinde var bir gaflet uykusu!
Zanneder kendini dünyada kârda,
Görenler anlıyor tutulmuş usu!
Konuşur kimseye bırakmıyor söz,
Yüce Rabbim seni alnıma yazmış,
Garip gönlüm adın, kalbime kazmış,
Senin için ne söylesem de azmış,
Ömrümüz, birlikte huzurla dolsun.
Önce Rabbim sonra severim seni,
Manevi değerler konulmuş rafa,
Kendini maddeye vurmuştur insan.
Manasız dünyada olur mu safa?
Maddenin esiri olmuştur insan.
Oturup kalktıkça para konuşur,
İnsanlığın değerinin olduğu,
Kişinin toplumda huzur bulduğu,
Karşılıksız yardım için geldiği,
Şimdi nerde kaldı, eskidendi o!
Herkesin herkese saygı duyduğu,
Yüreğini yakmış, evlat acısı,
Gün geçtikçe bitmez artar sancısı,
Ne hanı var şimdi, ne de hancısı
Evlat hasretine yürek dayanmaz.
Kendini vurunca, dağlara taşa,
Ben çalışıp başarı yollarını aşarken,
Mazeretler üretip, sen ancak konuşursun!
Zihnimden geçenleri bu hayatta yaşarken,
Boşuna çene çalar, gıybet eder durursun!
Seni neden bağlıyor, başkasının halleri,
İnsanoğlu ne yaparsa kendine,
Güzel olur, yenilmezse fendine,
Su bulamaz çoğu zaman bendine,
Yine de bakarsın farkına varmaz.
Bu dünya bir etme bulma dünyası,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!