Öyle kederliyim ki!
Sen de yoksun,
Anlatamadığım şeyler ağlatıyor beni
Ben, sevdiğim halde vaz geçtim
Çaresizlik nedir bilir misin?
Ben çok iyi bilirim. bu ne
Gözlerinle başlar her sabahın aydınlığı
Sensiz geçen anlarda eksik kalır varlığı
Kalbimde yankı olur her sevda fısıltısı
Bir ömre bedel oldun, seninle doldu içim
Bakalım,
Beni yaktığın bu ateş,
Seni sağ bırakacak mı?
Sanma ki sen yanarken,
Sen çayı, ben gözlerini yudumladım
Bakışlarında demlendim,
Gözbebeklerinde eridim
Çayın acı mıydı bilmem de?
Gözlerinin acısında yandım ,
Ellerinin vedasında üşüdüm.
Bir sabah uyanırsan bensiz,
bil ki yıldızlara anlattım seni.
Rüyalarla vedalaştım sessizce,
gözlerin son durağım oldu benim.
Gamzene düşen yağmurum ben,
Beni çölden çöle atsan,
Güneşten kavrulsam, kumdan yansam,
Yine senden umut kesmem,
Senin sevdan içimde bir serap gibi,
Ne yanılgı, ne düş, tam bir hakikat gibi.
Sesi öyle etkileyiciydi ki...!
Sanki ruhumu okşamak için konuşuyordu,
Ne yapayım, ben de hayran kaldım.
Dokunuşu o kadar sıcaktı ki...!
Sanki içimi ısıtmak için bana dokunuyordu,
Eğer sendeyse kalbimin ritmi,
Eğer gülüşünle başlıyorsa sabahlarım,
Eğer sesinle susuyorsa tüm içimdeki fırtına...
O zaman sensin benim en güzel ihtimalim.
Bu kadar tesadüfün arasında seni bulduysam,
Ne olur kaybolma.
Ben öyle bilirim ki yaşamak,
Üşüyen bir sokak çocuğuna sımsıcak bir ekmek bırakmaktır.
Çünkü biz bırakmazsak,
Sokaklar yalnızlığa gömülür,
Gözler umut yerine boşluğa bakar,
Ben seni yüreğime ektim,
Koparmaya kimin gücü yeter ki?
Kök saldın ruhumun derinlerine,
Onlar, dallarımı budasın.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!