Hüzünle gam yüklü gönlüm bu ara
Sesimi kattım da döndüm rüzgâra
Dermanım kalmadı dostlar efkâra
Ne varsa geride her şey boş şimdi
Gidiyorum dönmem yollar taş şimdi
Gidiyorum sevgilim ardıma bakmadan
Adım adım yürüyorum karanlığa doğru
Yüreğimide aldım avuçlarımın arasına
Sensizliğe sonsuza gidiyorum sevgilim
Dünüşü olmayan bir yolculuk benimki’si
Gırîşe xwişkê min dağ bi tev bibin
Her çavreşa te dilê korê şer bibin
Her misra de derd û sirr bibin
Gırîşe xwişkê min qeder şer bibin
Li her dermaneyê xewlê tê zîvirin
Felek, ey oyunbaz,
Bir gün gül verip bin diken batıran,
Bir gönlü sevdaya salar, sonra da yangına atarsın.
Ne hikmetin varsa biz çözemeyiz,
Seninle cebelleşirken ömür erir,
Küllerimiz bile yorgun düşer senden.
Felek, felek... ey. devranın yaman yüzü,
Hangi dağın ardında saklarsın derdimi,
Hangi gecenin koynunda gizlersin acımı?
Ben ki sabırla yoğrulmuş bir yürek taşıdım,
Sen ki rüzgârın yönünü bile hoyratça eğip büktün.
Felek, ey oyunbaz,
Bir gün gül verip bin diken batıran,
Bir gönlü sevdaya salar, sonra da yangına atarsın.
Ne hikmetin varsa biz çözemeyiz,
Bir dert ki yürekte hiç dinmiyor ah
Felek yükledikçe yıkıldı günah
Hasretin bağrımda sararır eyvah
Ömrüme ağıtlar yak Ferdi Baba
Gönlümde bir sızı gözlerim nemli
Ferhat’tır dediler aşkın sevdası
Yürekten kopardı sabrın duası
Her darbesi umut her an rüyası
Ferhat olmakla dost Ferhat olunmaz
O Şirin ki gönlünün baharı yazı
Dağları yas tutar dumanlı başı
Ocağında duman tütmez Filistin
Direnir Gazze İsrail'e karşı
Tencerede aşı pişmez Filistin
Bağrında bir sancı diken tel gibi
Şu fırat kenarında bir güzel gelin ağlar
Yavrusunu yetirmiş vermiyor kanlı fırat
Gözleri kanla dolmuş ağıt yakıyor gelin
Elinde kara taşı basar bağrına gelin
Kanlısın kanlı fıraf zalımsın zalım fırat




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!