Ey benim sırma saçlım
Gül kokulu yosun gözlüm
Ne ağlattım nede üzdüm
Derdin nedir söyle yarim
Çatma nolur kaşlarını
Ey sevdiğim gel yanıma
Bir şey diyeceğim sana
Ne olur darılma bana
Gel gidelim buralardan
Adıyaman cennet şehri
Bir yanım alevdir bir yanım duman
Bir yanım bahardır bir yanım hazan
Aşkınla yanarken bitmez bu zaman
Cennette sensin yâr cehennem'de yâr
Bir yanım karanlık geceler kadar
Çek Pis Ellerini Benden
Sanma ki razıyım zulme
Vicdanım kaybolur silme
Mazlumun yüreği dilde
Çek pis ellerini benden
Geceye sığamayan bir sızı olur adın,
Göğsümde yarım kalmış bir nefes gibi titrer.
Her sabahın serinliğinde
Senin dokunmadığın bir rüzgâr bile eksik gelir bana.
Bir gülün soluşu kadar sessiz,
Bir yangının köz tutuşu kadar içli
Siyah örtü düşmüş gül cemaline
Soğuk rüzgâr eser nazlı haline
Gözlerim doluyor mezar taşına
Kader seni aldı elimden Büşra’m
Soldu bahçelerde açan çiçeğim
Siyah örtü düşmüş gül cemaline
Soğuk rüzgâr eser nazlı haline
O son sözlerin dokundu kalbime
Kader seni aldı elimden Büşra’m
Soldu bahçelerde açan çiçeğim
Şekil şükür olmuş modası şimdi
Ne bayram bilinir ne gönül dindi
Batının külüyle süslenmiş kendi
Akılsız kalana şaşkın denilir
Yüzüne maske tak şeytanla gülme
Ne aslanlar çıktı bu güzel vatandan
Al sancağımız rengini almış kandan
Vatan sevdasına geçtiler candan
Ay yıldızlı sancağım ay, ay, Çanakkale
Yılmayan Türk ordusu başta kumandan
Düşmüşüm bir zalim kulun eline
Hayat benden ben hayattan usandım
Sakız etti el âlemin diline
Yarab verdiğin bu candan usandım
Çökmüşüm zalimin sert hükmüyle ben




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!