Ali Lidar Şiirleri - Şair Ali Lidar

Ali Lidar

140.
Var mıdır hesaplayacak denklem iç acılarımızın toplamını?

Devamını Oku
Ali Lidar

141.

Biliyor musun Gölge, hala kızgın bana.

"Neden kızgın olsun? "

Devamını Oku
Ali Lidar

142.
4 yaşındaydım. Okumayı da biliyordum bir şekilde. Kolumu kırdım bir gün. Babam çıkıkçıya götürdü beni. Tabi bağırıyorum feryat figan. Babam kucakladığı gibi beni, yola koyuldu. Arabamız yoktu. Galiba mahallede kimsenin arabası yoktu. Babamın kucağını hala unutamıyorum, hiç o kadar ısınmamıştım. İçimden dedim ki keşke kolum hiç iyileşmese babam da beni hiç yere indirmese hep kucağında taşısa.. Neyse çıkıkçı kolumu alçıya aldı. Dönüşte de şimdiki Yimpaş'ın oralarda küçük bir kitapçıdan Pal Sokağı Çocukları'nı aldı bana. Banan alınan ilk kitaptı o. O kadar sevinmiştim ki, bir insan hiçbir zaman hiçbir şeye bundan fazla sevinemez herhalde. Sevinçten ve kitabın kapağını sağlam olan sol elimle okşayıp durmaktan üç gün başlayamadım okumaya. Sonra hep okudum, hayatım boyunca düzenli olarak yaptığım tek şey okumak oldu. Belki de o kitaptan aldığım lezzeti ve onu okurken yaşadığım mutluluğu aradım okuduğum her yeni kitapta. Bulamadım.. Ben hiçbir kitabı o kitap kadar, o kitap gibi okumadım..

Devamını Oku
Ali Lidar

143.

Aklımızdan neler geçer neler kim bilir?
Yeri gelir bir sen bir ben bir dünya.
Bu dünya bir bakmışsın oluvermiş iki kişilik..

Devamını Oku
Ali Lidar

144.
Bazen bir şey oluyor ve mahalle maçında maçı bitiren son golü atıp maçın yıldızı olan on yaşındaki veletler gibi seviniyorum. Kollarımı iki yana, yere paralel bir şekilde açıp tüm evi turlayasım geliyor. Ne biçim adamsam artık. Ama uzun soluklu olmuyor tabi. En fazla beş dakika sürüyor, sonra sigara yakıp kendimle "mal mısın la sen? malsın malsın, malın önde gidenisin" şeklinde diyaloglara girişip normal halime dönüyorum..

Devamını Oku
Ali Lidar

145.
Nedir o zaman gerçek? Gerçek, gerçekte işimize gelmeyendir. Dışımızdaki hiçbir dayatmaya itiraz edemeyen zavallı ruh halimizin sorumlusudur. Gerçek bizi körleştirir ve köleleştirir, irademizi ortadan kaldırır. Bu yüzden gerçek, diğer insanların, eşyanın ve tabiatın saplantılarından ibarettir. Mutlak gerçeğe sadece deliler, çocuklar ve sarhoşlar ulaşabilir. Çünkü sadece onlar kendi gerçeklerini yaratma cesaretine sahiptirler..

Devamını Oku
Ali Lidar

146.
Eskiden sevmediğim bir şeyi sevmeye başladığımda bunu çok zor kabulleniyorum. Tadının güzel olduğundan emin olduğum ama bir şekilde bir zamanlar hoşlanmadığım bir yemek olabilir bu mesela. Yok lan güzel değil ki bu yemek sevmiyorum ben bunu diyorum. Aylarca yememek için direniyorum, lafı geçerse ya da bir yerde karşıma çıkarsa yok ben sevmem bunu diyorum. Tabii sadece yemek değil, ne bileyim bir insan olabilir, bir oyun olabilir, bir şarkı olabilir her şey için geçerli. Tutucu muyum manyak mıyım neyim anlamadım..

Devamını Oku
Ali Lidar

147.
..sonra oturdum ve sustum her şeyi bir bir..

Devamını Oku
Ali Lidar

148.
"Hayat neyse odur ve insanlar değişmez.."
Nietzsche'den ya da başka bir nihilist düşünürden alıntı değildir. Az önce Efe'yle birlikte Cedric'i izlerken Cedric'in dudaklarından tam olarak bu sözler döküldü. Ben de diyorum bu çocukların neden bu kadar kafası karışık diye. Binlerce kelimeyle tarif edemeyeceğim durumu allahın çizgi film bebesi üç kelimeyle anlatıverdi..

Devamını Oku
Ali Lidar

149.
Ayar olduğum laflardan biri de şudur. 'Ben biraz çocuk ruhluyum' ya da 'benim içimde kocaman bir çocuk var aslında..' Lan bi defolun gidin. İçinde bir çocuk olduğunu iddia eden milyonlarca asalağa istinaden benim "içimde ölen biri var! "

Devamını Oku