Otogarın soğuk bankları, tanıdık yüzler dolu,
Her biri bir yolculuk, bir hikaye gizler, bulur yolu.
Gözlerim seni arar, kalbimde bir heyecan büyür bir an,
Dakikalar saat gibi, zaman geçmek bilmez, ey can.
Anonslar yankılanır, her ses bir umut ışığıdır sanki,
Bir zamanlar, gözlerin denizinde kaybolmuştum,
Her dalgasında, aşkın en derinlerine dalmıştım.
Ellerin, ellerimde bir güven limanıydı,
Sözlerin, kalbime yazılan bir aşk destanıydı.
Oysa ki seni çok sevmiştim, delicesine,
Demir Parmaklıklar Ardında Özgürlük
Demir parmaklıklar, soğuk duvarlar,
Ruhlar sıkışmış, umutlar yaralı.
Dışarıda özgürlük, kanat çırparken,
Mahkum yürekler, hasretle ağlar.
Sen, hayatıma doğan bir güneş gibi, karanlık gecem aydınlanır,
Varlığınla dünyam değişir, her anım seninle anlam kazanır.
Sen benim ruhumun ikizi, kalbimin gerçek sahibi, can yoldaşımsın,
Ömrümün en büyük anlamı, sonsuz bir aşkın yoldaşısın.
Seni ilk gördüğüm an, sanki durdu tüm zamanlar,
Demir gölgeler parçalanır, iç benlikler uyanır,
Arzuların koru, kalpleri kavurur.
Sınırlar silinir, zihinler yükselir,
Ruhun yankısıyla, evren coşar.
Her soluk bir kıvılcım, her devinim bir destan,
Her gece rüyalarımda olup beni uyutmayan,
Kalbimin sana ait olduğunu haykırmak için geldim.
Ey sevdanın girdabında kaybolduğum,
Seni ne kadar çok sevdiğimi anlatmak için geldim.
Yüreğimize umut tohumları ekilsin, yeşersin diye geldim.
Gözlerin, karanlığın en derin tonu,
Çilelerin izi, hasretin acı sonu.
Yalnızlığın koynunda, yıllarca uzakta,
Acının, öfkenin, korkunun gölgesiydi bakışında.
Gecenin dipsiz kuyusundan mı çaldın karasını?
Yine gece yarısı, hasretinle kavrulmuş bu can,
Özlem kokusu sarmış dört bir yanımı her an.
Duygularım esir alınmış, ruhum prangalı,
Gönül mahkûmuyum sana, vurgun düşmüşüm ey can.
Sevdanın girdabında, çaresiz bir bekleyiş bu,
Hey dünya, sen kimsin ki beni yargılıyorsun?
Her sabah aynı devridaim, aynı sahte gülüşler
Plastik insanların robotik alkışları
Bıktım artık senin yapay mutluluklarından!
Diyorsun ki "şöyle ol", "böyle dur"
Beni bırakıp gittin, ardında bıraktın bir enkaz.
Hiç dönüp bakmadın, sormadın bu can nasıl sızlar?
Nasıl bir acıdır bu, bilmezsin, bilemezsin,
Kor bir alev ki yüreğimde, durmadan közlenir.
Ben sensiz nasıl yaşadım, nasıl nefes aldım sanırsın?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!