Sert sabahın teri akar beyazlığına,
Romeo juliet yaşmakta, baharın tortusunda.
Bu yara, çağırır göç eden kuşların tizlerini,
Yarılmaktan öğrenir yeniden doğmayı.
Yağmurun boynu bükük dokunuşları kadar yalnızdır.
Ama içinde bir güneş kavrulur:
Gözlerimdeki yaşların sebebi bilmez,
Dudaklarımda bir mısra saklıdır,
Dünya karanlık bir tünel gibi,
Sen, Julie kayboldun nereye bilinmez.
Kırlangıçlar öttü, dalgalar vurdu sahile,
Diyelim rüzgar,
Tuzlu bir sahilin kederini taşımış,
Yosunlar bile umursamamış denizin adını.
Diyelim kimse dönüp bakmamış,
Kararmış limanda bekleyen yorgun gemilere.
En afilisi, en asi ölüm kumarları oynamış.
Yakındın, uzaktın, bir çizgide,
Seslenmedin sağken, şimdi mi?
Bir adım daha atsaydın belki,
Şimdi uzak, bambaşka bir yerde.
Duyulsun dersen şayet,
Kurtlar alıyor bizden kalanı,
Yektalara karışacak küfürlerden önce,
Bir çukurda, bir hayvanın kemiklerinden
Daha değerli değil mi cesedimiz?
Bize taşırlarken ölüm kokusunu,
Bir yol tuttu mu insan, dönmüyor geri,
Usta işi günün ardından,
Alacakaranlıkta serildi önüme vaatler.
Her hevesle yeni bir kılıfa giriyor,
Kendi kendimi yediriyorum bu açlığa.
Levante tılsımlı ölü, gümüş şamdanların,
Rüzgârla uyuduğu çorak çöller dişisi.
Her gece yıldızlarla yıkanan kızların,
Baktığı yaralı ıtri hilal çizgisi.
Campo hatırsız düş, unuttuğun masal,
Donmuş derelerde yıkanan uslanmayan kekre,
İliklenmeyen zamanların kekre verdiği yaralı iplikler,
Sürgündü aklım — ağır ve kuru kasıma batmış,
Bir seher vakti sızan loş çocukluğu sürüyordum.
Tahta, tahtalardım her yol ayrımında,
Yangın tozu, yağ lekesi, bir adem çanağı,
İmsakiye kandil arasında
Sır bir bahçede soldu.
İnci işlemeli kaftanda
Sultan'ın gözü doldu.
Perde arkasında suskun
İçeri karanlık sabah
Kapılar hep kilitli kaldı
Panjurlar böcek dolu
Közde duman tütün yaktı
Biri giderken ardında baş açık
Gönlünüze sağlık ben şiirlerinizideki üslubunuzu beğendim. Ayrıca bir ünal kardeşimiz de Altındağlı imiş, siz de, ben de Benimki Altındağ da doğmuşum, eskiden oturduğumuz yer Karakolun yanında idi, şimdi ne oldu bilmiyorum.