Göğsümde devrilen bir gök değil de
Nedir bilmem bunca ihtişamıyla
Ağaçlar bilirim kavak ve sedir
Hûzmesinde gece erir ışıklar bir de
Yerim yedi katın gönderinde mi
Vedası kaldı seslerin suda
Işığın gölgede hevesi kaldı
Sızılı bir akşam sönük yalaza
Görkemi güneşin kuşlarda kaldı
Sözün kısıldığı bir gece vakti
Günün incisi parmaklarımda
Gökyüzü muştular indirdi suya
Ahh ki göğsüme inceden sızan
Bir geçmiş zaman tebessümüdür
Kıyıdan ruhuma üflenen iyot
Şükrü Özmen şiirinin çıktığı yolda nerelere uğrayabileceğinin güzel bir örneği.
Şiiri sadece yazıp kenara çekilmiyor, onu dünyasının merkezine oturttuğunu da ilan ediyor aynı zamanda;
'evet biz bazen şiirler yazar bazen ağlarız
ki bizi insan tutan
bizi bizde
bizi aşkta ...
ALLAHINA gurban ağzına sağlık bu ne bir düşünce fırtınası. Ağzından bal akıyor. Mest ettin beni...
Başarılarının devamı dileğiyle...