Hiç iki aşığı gördün mü? Ben gördüm. Onlar geldi mi aklıma; dalar giderim deryalarıma…
Söze gerek ne, sevince insan? Gözler konuşur, diller sus pus olur. Yürekten yüreğe akanı anında okur aşıklar, bunu gören anlar, aşıkların bakışlarından. Tinde buluşur sevenler, deryalara dökülen nehirler gibi…
Zamanda yok olur sevince insan.
Bizim gız, hop oturup hop galkıyo. Gendi gendine gâh aleyo, gâh gonuşuyo, gâh okuyup yazıyo; işi(ğ) n içinden çıkameyince de benceze anletiveriyo...
Ben ne edem, benim bi başım, tek aşım va, elim golum da gısacık. Boyum bosum da. Beni kim dinle, kim adam yerine goya ki? ! . Anlattı(ğ) ı her bişeyi anletivecem gine de:
Onur Öğmen Beğ, Ağrı’ya gitmiş, olada halka gonuşmuş. ' Biz bu topraklada yaşanan ızdırabı, yaşanan açlığı biliriz. Eskiden trenlenen gideken Kars'a çocukla, istasyonlada 'ekmek! ekmek! ' deye bağırıladı. Anadolu'nun başka yelende ise 'gazete! ' diye bağırıla. Aradan gırk(40) yıl geçti ve hala bi şe(y) le değişmemiş' deyivemiş.
Can evimi yaktılar,
Sabahı geceye kattılar.
Nasıl bir sırdır ki bilinmez;
Mevlâ’mdan ulaştı çağrılar,
Yüreğime su serpti yankılar.
Siz beni hala anlayamadınız
Ve anlamayacaksınız çağlarca da
Hep tutturmuş 'Yıl 1919 Mayısın 19u' diyorsunuz
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz
Mustafa Kemal'i anlamak bu değil.
Varlığını hissedince içimde
Sevdim seni ilk göz ağrım görmeden
Coştu gönlüm, anlatılmaz biçimde
Daha kucağıma alıp sarmadan
Gecede gündüzde yokladım seni
Doğar doğmaz anamdan vuruldum sana
Ey yeryüzünün şahı! Kulak ver bana!
Ayrı düştüm ya senden! Huzur yok cana
Ağlarım, yanarım bil! can Anadolu'm
Kaderim yoklar beni,
Elemleri dağlar beni.
O ne Mevlâ’dır ki,
Sesler durur dost gibi,
Dualarım yelken açar...
♣Yaşamın yolları karmakarışık. Öyle olaylar yaşıyor ki insan, bunalıyor, daralıyor. Geçmişin sayfalarından döküldü bu duygular. Dileğim; anlaşılmak ve bocalayan kardeşlerim varsa birazcık da olsa umut verebilmek.♣
AH BİR ANLATABİLSEM
Sokaklara fırladınız mı hiç?
Cumhuriyet öretmenleri napsın gaççım, sınıfla dolup dolup, taşıp batı, öğrencile de sıkışıp sıkışıp oturyola, gene de öğrenniyo Vatan Millet uğruna hepiciği, canla başla; Avropa Dirliği de caz caz bağırıp batırıyomuş, hop oturup hop galkıyomuş; hani Ruhban mı Rohban mı, nasıl dele bilmem gari işte ölesi okulla açcasığız deye dutturup duruyomuşşş... Yoksaaa, kapılana kilit vurcaklamışşş...
Hastanele otoboz durağına gada, sırelen insıncıklanan dolup batı, hemi de zabahın dördünde. Böyük gafalıla rahat emme! fakir fukara sokaklada şaşırıp batıla gadaşımmm! Anaa! Heç aklı galmamış Avropa Dirliği nin garim; hastane açı açıvercene dutturmuş da dutturmuş; Limanları açınnnn! Limanları açınnnn! deyip deyip zırleveryo gaççımmm!
Duyduğuz demi, bayramda yüz gişiden fazla canlaaa ölmüş gine kazalada. Ehhh hesabını siz yapın garim, koca senede koca bi şehir yok olu oluveriyo... Eee.. yollamız da pek emniyette değil hani? Bizim oğlan da ehleyetsiz araba sürmemiş mi? Avropa Dirliği bunları da görmeye valla! Aç aç! Ermenistan’a yol aç! Deyo deyo, zaman gaybediyo bi gozel... Mazarlamız şahlanmaz mi garim o zaman? ! .
Hep örnek oldu,hep yol gösterdi,Yazdıklarında ruhani bir gönlün etkisini farkettik,kendisi saf duyguların rehberi olur nitelikte bir şahsiyete sahiptir,şahsım adına Şairle tanıştığım için büyük bir onur ve şeref duydum,kendisi ile aynı ortamda bulunmak dahi benim için apayrı bir zevk ve şanstır,Usta ...
Bazı şeyler vardır, anlatılmaz:Ancak yaşanarak bilinir. Vatan hasreti yaşamadım, bazı hasretler oldu içimde hep, ama vatan hasreti, doğup büyüdüğüm, sevdalarımı, özlemlerimi, dost ve arkadaşlarımı bıraktığım bir yerler olmadı:bunun nasıl bir şey olduğunu ancak tahmin edebiliyorum. Ve tahminime göre ...