A noktasindan be ye geldiysen
Ce den ziplayarak ze ye varip ulasacagin kesindir
Ne sandin ya öyle gelmeyecek olan hickimseyi bekleyip duracak degildi ya
Hic acele emeden ecel ve nitekim..
Aralarda duraklar yollar iller yanmis ocaklar sönmüs ciralar ve insanlar
Gücünü kuvvetini tümüyle vererek aza coga
Kalabaligin kuyusunda beklesirken
Cinleri tepesine cikan asap ve moral bozuklugunun
Patirdayan yerinden dikilip duran binalarin müebbet hapisligiyle
Dur duraksiz daglar bayirlar ucurumundaki yikimlara kurulu
Hastalik ve ölümler üreten carsilar sehirler
Kapi araligindan sadece boynunu iceri uzatip
Kapinin tokmagini calinca
Kilidin arkasinda eskisi darmadaginik odalar
Mermer bir sahanligin elektirikler kesildikce fener yakip mum tutmaya
Kiyida kösede kalmis birikmis hasretli cirpinislarin
En cok da siyah beyaz albümlerindekilerdir baktikca her seferinde yeniden
Sanki hic yazilmamis romanarlara göz bebeklerinin rengini veren
Yokluguyun bilmem kac yüzyili
Sessiz cigliklarla esiginden savusup gecen hanci zamanin
Bak bugünlerde ilk cemresi asri sokaklarla
Kapisinda yoksul kuslarin vakitsiz kirlangiclari gibi kerpice küle sarilan
Simdiden sayisiz kervanlar yagmur camur kar demeyip
Basibos bulutlarin topragina yagacak ufuklar dereler aradigi gibi
Hususi maksatlara mahsus ve sinirsir sorgusuz itaatlilikte hicbir tepkisel durus veya duyarlilikla karsilasmaksizin her türlü yetkisiz –iradesiz esretini hepten kabullenmis kullanislara özgü toplumsal olusumlari yapma, yürütme,örgütleme, güdümleme, ifa, yönlendirme yahut yönetmeye dair duyulan ihtiyac yol arac gerecleri arasinda hic kuskusuz ki ILGi ODAGI ve ILETiSIM YOGUNLUGU en basta gelmektedir.
Yasadigi hayatin gündogumundan zifir karanliklarina tepeden tirnaga herseyini baska secenegi olmaksizin kendi duyum his istem ihtiyac idrak ve iradesinin disinda kullanip tüketmeye mecburen mahkum KENT KARMASASI insan denegi, ölesiye ve kiyasiya sartlandirildigi zorunlu kusatilmisligin tüm degersizllik ve sucluluk duygusuz asilayip uyusturan yetkisizliklerini yozlasmisliklarini kisiliksizliklerini itibarsizliklarini gerilimlerini kaypakliklarini yoksunluklarini carsizliklerini her türlü siddet, kaygi, endise,güvensizlik, kin, catisma, cürüme, kokusma, huzursuzluk, egitimsizlik, kayitsizlik, tutarsizlik,kavga, celiski, üretimsizlik, karamsarlik, bencillik, bagnazliklarla yapilandirilip donatilir.
Soygun sömürü isgal tecavüz talan saldiri yagma vurgun haram haydutluklarda ahlak onur yol yön hat hudut kanun kural akil vicdan sinir tanimayan insanlik disi kisilik ve karakter bozuklulugunun bütün sapkinliklari güdümledigi yapisal bozuklukta tasiyan acgözlükük, acimasizlik, gözüdönmüslük ve doyumsuzluk ihtiyacini karsilamasi icin kendi hayatinin herseyinden vazgecmis ve kosullandigi amansiz kac-göcleri baska hicbir secenegi olmaksizin harcanarak tüketmek zorunda olan KENT TOPLUMSAL tutsakligi, korkuya baskiya siddete hirsa yarisa hukuksuzluga boyun egdirilip bütün odaklandigi ilgi ve iletisim sakatligini kabullenmis ve kaniksattirilmis bagimliliklariyla sorgusuz sualsiz güdülen soygun-sömürü haydutlugu icin elde edilmis en elverisli ve en zahmetsizce erisilebilir ( zehire zikkima zindana maylanarak arsivlenip depolanmis zoraki ) INSAN UNSURCUGU niteligindedir.
Yerine göre terkettigi dünya topragindan kopartilarak bütün insani degerlerini `kökten kaziyan` kültürsüzlügü sapkinligi hosgörüsüzlügü ahlaksizligi paylasimsizligi kabaligi doyumsuzlugu acmasizligi karamsaarligi kaygiyi endiseyi güvensizligi vicdansizligi namussuzlugu itibarsizligi iradesizligi firildakligi reziligi alcakligi asagiligi hücre hücre saplayip salgilayan AYKIRILIGA ve SAPMALARA özendirip kiskirtan; yerine göre de her sekil KÖKTENCiLiGi bütünlügü ve aidiyetliligi bozulmus bütün paramparcalayici basibozuklugun hücre hücre kopup ayrisan yapisinda hicbir insani onur his yaklasim tavir tutum akil fikir irade ilim emek bilinc sorumluluk katilimcilik ve paylasimi olmayan kendi kendini intihar edici fitne catisma fesat nefret mayin izdiham kalkisma tahrip kin hizip tasaron piyon ajan hain bozgun mihrak ilgi örgü ag egilim ve odaklarini kudurtup körükleyerek en siradan insan yapisinda olabilecek her yol ve yönlü iki uclulugun tüm taraflarini TEK ELDEN kullananlarin vazgecilmezidir; böylesi tüm yasadigi kent hayati kadar hicbirseyi kendinden olmayip herseyini kosulsuz-sartsiz tüketim esareti olarak yapilandiranlarin tutsagi olan INSAN UNSURCUGU.
MEDYA MAYMUNLARI diye bir kavramin günümüz insan, toplum, dünya, deger ve kazanim kayiplari kargasasinda icerigini doldurdugundan kat be kat cok daha fazlasi dengesiz –onursuzluga bulasip batarak sosyal sapkinligin irin ve iltihap kaynakligina kendilerine saglanan cikar payi kadar mikropluk edenler, yapisip bulastiklari ezici ve öldürücü TOPLUMSAL BOZGUN odagi uyandirmanin uygun nispetinden ILETISIM SAKATLIGI ve YALNIZLIK ARIZASI derleyip donatirlar. Altyapisini her sartta önünde ve ugrunda asla karsi konulmaz itaatlilikle tapinip yüceltecekleri TANRISAL figürlerin adanmis kul ve köleleri bagimliligiyla yitik- yoksun imrentilere özeyip bezedikleri kendi hayatinin yalniz ve yabancilarini, sanat müzik eglence turizm sipor ulasim edebiyat saglik moda gida …gibi cok genis alanli hayat cederesinden yapisip bulasan MEDYA MAYMUNLARI, haksiz hukuksuz kimsiz kimsesiz hiclige ahlaksizliga vicdansizliga ezilmislige talana korkuya sinmislige caresizlige yalnizliga alismis kabullenmis insan tipi ve toplum yiginlasmasi yapip bozarlar.
Oliver Kaan, Stefi Graf, Ulli Hönes, Jürgen Klopf, Stefan Raab, Stefan Moos, Anne Will, Jürgen Drews, Günter Jauch, Thomas Gotschalk, Heidi Klump, Andrea Kiewel, Maybrit Illner, Günter Gras, Claudia Roth, Fatih Akin, Cem Özdemir, Bülent, Yanal, Öger, Sandra Maischberger ve daha nice niceleri…sipordan müzzige siyasetten sinemaya sanki yasadiklari toplumun deger dokunur hicbir toplumsal sorunu yokmus gibi ve sorgusuz sualsiz soyan sömüren asagilayan ezen lanetleyen üzen dislayan bogan bunaltan lekeleyen kiyasiya öngörülmüs ve acimasizca kosullanmis hayatin her türlü yalnizligini yabancilasmasini itibarsizligini iradesizligini caresizligini zoraki tüketmeye mecbur birakarak tüm gün yüklendigi esaretin en seceneksiz karsiligini ödesmek icin kendini INTIHAR EDERCESINE sürükleyip sefil eden topyekün insan kalabaliklarini saklayip gizleyerek, yakin tarihin bu yol güdümünden canavarlasmis HITLER YARATIGINI yeniden bütün kirli ve kanli katilligini AFEDE markasiyla temize cikarip siradan masumiyet dolasimina resmiyet kazandirdilar. Burada bilhassa halen YABANCI MADDESiNDEN sosyal ve siyasi agir kosullarin mahkumu bilhassa Türk kökenli sahipsiz kimsesiz sersefillerse, sürünüp sürüklendikleri kit-kanaat esaretligin her türlü kayip ve savrumuslugunu RÜYA ALEMINDEYMIS gibisine, ayni MEDYA MAYMUNLARI tarafindan konusu kapanmis TOPLUMSAl INTIHARA örtülüp örtbas ettirildiler.
Berber kasap manav okul cami kavsak..
Yürüyüp giden motorlu bir merdivende dünyaya yüksekten bakan sarpadan
Belediye tarafindaki insan kalabaligini döner dönmez dolap dümene sapinca
Kolayca uyutulmus hipnozun kuyusuna sarkik sedülle
Eter arsenik silisyum civa karbonhidrat orta yere karmakarik
Her türlüsü ince dilimlenip dogranmis moratoryum moleküllü firar yekunla
Çatısı akıyor
Tavanı çöküyor
Duvarda nem zihinde kıvrımlı keder burgaçları ve döşte bağırda gam dolanmış yapışmış ise
Amam diyim
Aman
Aman haaaa kötü ve kara haberdir düşün düneğin veryansın ettiği
Oynak ve şeffaf bir gardrop müziği gibiyse plak ve pavyon
Kapısı iki sokak ötesine sürgün vesikalara renklendirilmiş
Suluboya siyahisi katran bir pist
Ve yalnızlığı heryerde sürünen aktarmalı kalabalıkların
Tüm tanımlayan tarifelere uygun
Ağır
Yönelme hallerinde yazziklara cakilmis kalmis
Sessizlik komasi gecirirken suskunlugun ütüsü bozulmamis vaziyeti
Posta kutularinda adres arar gibi her iskele bir baska liman
Ayni yogunlukta agir basan dünyayi toplamaya
Acilip kapanabilen bütün kaybolmusluklari bir sürgünün altinda tutarak
Kime yanarsin
Nufus kagidinda artik ismi okunmayan mevsim yolcuydu
Kiyisindan kösesinden bellimbelirsizlik tembih edip zamana
Kelepcesiz tutsakligini kendine götüren düse kalkalar
Halkalanarak dolanan evden barktan yoldan direkten haric heryeri
Yikik hanlarla kirik köprülerle beldesiz pinarlarla süre savrula
Yazgisi hic degismeyen eski defterlerde hece söküp
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!