Eşsiz ve kusursuz
Büktüyse boynunu yulaf tarlası
Sızılarda yüreğim sızılar, Navruzuna sümbülüne ömrünü yele aldıran otlar kavrulur
At arabalarının izinde kahramansı ve solmasız
Rengiyle masmavi bir boncukta düne verdiğim çocukluk,
Mahsusen kanmış son anki mağrura....
Vakti keraat
Kin üstünde kılıç bilerken
Bir yandan da
Gelmiş geçmiş sabahlara ve beş üç beş
İkindiler arasına dar vaktin
Gedikli geçit başlarını bir tutmuş
Hüt hüt hüt hütütütüt
Durmadan tirlak bir girgirligin tekleme tekere benzin yükleyen bogucu dumanini
Bilenip beslendigi kin carkindan
Ve maduuuuuur maduuuuuur maduuuuur dogmalarin
Etnik temellisi olanini kendine örtülü ödenekleserek yoksul ve sefil
Her buyuranin usage olmalara
Deli gönüllere saldığı bültenden
Yapar mı demişler
Yapmışım bile dünden
Harabatlardan hasrete kendimce mesken kurduğumu
Ateşe bağır basa basa
Kimbilir kaçbir buzul çağı asrilik
Hepsi hepsine şuncacık seyir
Hüzne çalarmış gönül sazının gün gün ömründen yiyip bitiren
Emsaline yazılmaya bir dirhem bahar coşkusu
Bir damla maral cemresi, bi koşu soluk soluğa sevda kaçağı
Bazan tadı eksik çağla, bazan tuzu kıt dem, bazan acısı fazla yara
Tel başka, türkü başka
Kulağıma
Sesler geliyor hayalden gerçeğe
Gecenin neresiyse burası? Sönük ateşlerden kor körüklüyor rüzgar...
Sesler geliyor kulağıma sanki içime doğmuş bir yangının
Yankısı dünyayı tutan her yerinde adımları aşka dolaşık
Katmış dert ortağına alavcakaranlıklar sofrasında bir çağlayan beni
Ne söylerse sevmek kökenli dağarcıktan
Aşk söyler beni ne söylerse, aşinalığını kendi bildiğim
Ve aşk vurdum duyarlılığından noktası noktasına eşeyli körpece
Diviti...kalemi...kalbim denen katibin eleyip süzdükleriyle
Ne bir eksik
Ne bir fazla
Rokor düzeyde kirim vurum
Hayatin meydanlarini kafasina kursunlayanlari emziren doguran
…evlerinde diri diri dipdiri ölüyü gömülüyorlar
Gözleri bakakaldiklari abuk subuk girdabin cam ve cercevesinde
Siddetli gecimsizligin huyunu suyunu ahlakini adabini yol diyip gösteren
Katillik hünerince tangurt tungurt
Dünyanın heryerinde aynılar
Hepsine hepsi kendi ellerini yükseklik tavanlarına asan
Zafer işaretli siyaset-sanat
Ve ötekiler
Dünya kana bulanırken yönünü aksiye
Gözünü görmeze
Atatürk…
Atatürk…
Tatatürk…
Bir kereden ilime irfana itibara merhamete sevgiye sevgiliye insana
ve sonsuzlukla bahti yurdu yuvasi beraberligi bir huzura ve bahtiyarliga
Atatürk dedikce ne kul ne yalaka ne usak ne yitik ne talan ne yagma ne yoksul..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!