İçe sinesi
Başı derdine düşen yalansılar arasında
Acı tevekler sürümünden çavan
Yavan bir gün ertesi mirası
Bitti bitecek sanrılarıyla korkulara kuşatılmadan
Halka halka aşarak kendi boyunu
Al yanaklı
Gülün sahibi değildi diken
Ama bir baktım..
Bir varayım gireyim dedim çağıran kollarına
Çünkü tam çağıydı ermiş olan dönence
Kız gibi gelin...
Üstü açık göklerde seren serpe bir yağmurdu sanki
Sıcak sıcak ve gevrek bir günü fırınından kapıpta gelen
Hani nasıl diyim..Kapılarda onüçüncü kapı..ve sağlam..
Çok açtığın kapılardan kalkansız ve mızraksız
Bir yenisine keşfoluyorsun gibi gizli yollu
Deeeaaaahhh...! bilirim ben böyle günlerin kahveleri geride bırakan
İzmirin...
Bu yakasından o yakasına arpa boyu dalgalar arası
Menzillere bağlı direklerde sulara gömülüyordu deniz
Hayatın yukarılarından turuncu bağlarını
Faytoncu gündüzleri,
Zeytin karasına harami bakışlarıyla gecenin....
Midyata gittim
Akşamı okurken ulu sessizlik, gölgelerim değdi selamını aldığım çıngırağa
Hayır saatin gönlü avaraydı...
Mezopotamya toprağı dinlendiriyordu gelecekteki güzel baharlara
Midyata gittim ve ne pirinçti derdim
Ne de bulgurdan olmaktı seten değirmenlerini battala verdiğim
Şimdiki hallik
Fırtına gösteriyor pusula
Sular ille deryasında gönüllü sineler kabartan
Şimdiki hallik
Rüzgarın şansına
Göğsüne göğsüne dönünce çarkı devran
Yar dedinmiydi
Yar...
Güne bakan güneş yamaçlarında pencereleri buğlanır şehrin
Yar dedinmiydi daha bir kaybolur sokaklararasındaki sus
Çıt kesilir saat
Yerin dibine iner akrep ve taaaaaaa
Güneş gittiği tarafların oralarında
Süzül gölgelere çekilir yeryüzü ballı badem
Üzülür kimi çiçekler damarından yikinmiş yellerle tığlara batarak
Görünmezliğin elleri kendi oyasını işler simsiyah örtülerin içinde
Uzun yağmurlar dökülür buluurtları kanarcasına içen sağnağın
Kimi yaraların incesine kör bıcakları değer kıvılcım saçan bıçaklarda bilenmiş
Albümlerden
Mahsunca siyahın aralıklarında soluklanan
Günlerden bir gün kavak yelleriyle sarım gülüm klarnet hevesli
Hem de ne yeksan
Sıradaki dönemeçten sonra pusula kendini yitirecek biliyorum
Sıradaki duraktan sonra gün karanlığa kaybolacak ve poyraza doğru
Gir iceri be tomurcuk gir dikenden iceri
Bildigin baharlar kitlikkatran kizgin kiyamet ilac ve foya dolu
Gir iceri güle gülümserlik acan baha gir iceri
Bildigin daglar
Yollar
Iklimler




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!