Güneş sıyrılıp geçer gölgelerin üstünden
Kar mı yağdı çöllere yoksa üşüdün mü sen?
Varlığın yaz yağmuru, yokluğun beyaz kefen
Güneş sıyrılıp geçer gölgelerin üstünden.
Tebessümünde açan, kızıl gonca da kan
Aklımın pervazlarına kuşlar konuyor
mat bakışlarım bir noktada donuyor.
kan damlası süzülüyor gömleğimden
bir selam sal, kuşlar uçsun yüreğimden.
Aklımın pervazlarına kuşlar konuyor
mavi güvercinler uçuyor gözlerimden
Ankara'da yağmur var
burası parçalı bulutlu
benim yüreğimde
fırtınalar kopar.
Kader bıraksaydı
Akşamüstü gün düşerdi karanlığa
maviye boyanırdı yeryüzü
elaya boyanırdı gökyüzü gözlerin gibi
sular çekilirdi gözesine
güvercinler sinerdi dağların sinesine
kulaklarım düşerdi bir gece kuşunun sesine
Ellerimle kazıdım sevdamı ben
karşıdaki mor dağlara sevdiğim
bazen geçiyorum bu aziz serden
sanki yağar kor dağlara sevdiğim.
Ve düşün ki akşam üstü olanda
Akşam üstü rüzgâr hep hüzün kokar
İklimlerde adın yaz kara sevdam
Yağmurun gözyaşı ruhumu yıkar
Bu nadide sırrı çöz kara sevdam.
Elif desem, sen sin desen, belki Kaf
Alemin ötesinde alem var
O alem ki bir başka diyar
Ey gönül umarsız olma bu kadar
Bizi izleyen gizli gözler var.
Ne kadar saklansan sanki ne çıkar
Kiminin sonu gülistan, kiminin nar.
Alıştığım zaman değil bir tanem
gülüşlerin cana değer sevdiğim
dudağın ucunda saklanan neşter
öbür ucu kana değer sevdiğim.
Allaha kafa tutmak isterken ebrehe
ebabil kuşları üşüştü başına
yer ile yeksan oldu her şeyi
ha keza nemrut yenildi bir sineğe
bir avuç suyla baş edemedi firavun
Nedir yüreğim senin bana yaptığın sitem?
İçimde aynı gam, gözlerimde hep o nem…
Üzülme Sebeb-i visale akıyorsa bu dem!
Arıt benliğini, erit nefsini her bir lahza da
Saadet bu, Allah’a kavuşmaksa madem…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!