24’te öğrendim artık her şeyi,
Zaman içinde bitenleri,
Sevmeyi, sevilmeyi.
24’te öğrendim.
Daha önce yaşamıyormuşum,
Acilin önünde bekleyiş,
Tam bir zulm içerir.
Düşünceler derinleşirken,
Adeta ölüm gibi bekleyiş.
Acilin içinden gelen çığlık sesleri,
Karşılaştığım günden beri,
Hasretim sana, sevgine.
Acı veren duygular içinde,
Bir kelime etmeden yakabilmene.
Acı veren duygular içinde.
Ağlıyorum hıçkıra hıçkıra,
Aklıma sen düştüğün zaman.
Gözlerim perişan olur,
Gittiğin zaman.
Hasretinle yanar kalbim,
Ağlarına aldı bizi aşk
İkimiz de savrulduk
Bekledim yıllar geçse de
İkimiz de birden vurulduk
Açtığın yaraları başkası mı sarsın
Akşamları biliyor musun?
Her yerin karanlık bir örtüyle kaplandığı yeri
Akşamları biliyor musun?
İçinde hiçbir ölünün uyumadığı derinliği
Nicedir ölü olmaya alışkınım.
Bugün son buldu bu sessizlik.
Saat 17.55’te doğdu
Her şey.
İlk sevinci tattığım an gibiydi,
Uzun zamanlarca bekledim seni.
Mevsimler sustu, takvim yaprakları küle döndü.
Kahverengi elbiseleri yeşillere çevirdim,
Toprak kokusu sardı her yanımı.
Bir yaprağın üzerinde gezinen toz tanesi bile
Değmedi üstüme o günlerde.
Ansızın gelirsin gecenin bir vaktinde,
Oturursun yüreğimin tam ortasına, yer kalmaz.
Bir sigara yakarız birlikte
Dumanlardan görürsek birbirimizi, ne hoş olur.
Hep böyle olmaz mı zaten?
Apansız bir gecede seni düşlemek,
Ne gam ne de keder etmek...
Çok zor değil, bilirim,
Üşüyorum… Elimde sigara, ruhumda sen.
Ruhum bir öğrenci,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!