Kalabalıklar İçinde Yalnızım
Kalabalıklar içinde yalnızım, yalnız.
Ayaklarım gitmiyor, cansızım, cansız.
Beni ne hâle düşürdün, vicdansız!
Bir daha asla çıkma karşıma.
Beton ormanında kaybolan nefesim,
Usandı artık bu gürültü bu sesim.
Egzoz kokusu yorar her hücremi,
Sirenler çalar içimdeki ezgimi.
Dağda buldum içimin özgür ruhunu,
Dağda doğdum yeniden.
Seninle güldüm seninle coştum
Ömür maratonunu beraber koştum
Bazen çekilmezdim bazen de hoştum
Dallarımda filiz açtı açalı
Bir kökten ayrı meyveler verdin
Dersiniz
Olur da dünyadan ani gidersem
Kalemsiz bir şair vardı dersiniz
Güneşte gölgenizin ardına sinersem
Cihan ona zaten dardı dersiniz
Sil diyorsun sil diyorsun anıları sil diyorsun
Bil diyorsun bil diyorsun gittim bil diyorsun
Yaşadığımız o gerçekleri unut
Mezara canlı canlı gir diyorsun
Sev diyorsun sev diyorsun başkasını sev diyorsun
Duman gibi olsa diyorum
Bütün sevinçlerim
Üflesem gitse sevdiklerimin üstüne
Bir nefes çekseler hani
Ayaklarını yerden kessem
Konuşunca mangalda kül bırakmazlar,
Kibrit olsa cürümü kadar ateş yakmazlar.
Kahvede yancıdır, elini cebine atmazlar,
Dünya malına tamah edenler.
Canı yansa kıyameti koparır,
Ah, ah... Nerden başlasam, nasıl anlatsam?
Sığdırabilir miyim acaba sizi sayfalara, cümlelere, sözcüklere?
İhanet mi etmiş olurum yoksa, çektiğiniz onca ikiyüzlülüklere?
Baban yapmasaydı o utanılacak evliliği,
Gider miydi dört çocuğunun anası ellere?
Erenlerin huzurunda hidayet dersem,
Aşkın deryasına boydan geçersem,
Bu fani dünyayı candan seçersem,
Belki o zaman huzur bulurum ben.
Hasretinle yanan bir garip sersem,
Gönlümün derdini bir an üzersem,
Bu gece hayalinle bir masa kurdum,
Karşılıklı iki tane sandalye koydum.
Sana kırmızı şarap, bana rakı doldurdum,
Yudum yudum içtik eski günleri.
Bazen sarıldık birbirimize,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!