Bugün sokaklar ev arayışıma şahit oldu.
Ayakkabılarım da buna alkış tuttu
En sonunda mobilyaları bir ev buldum.
Şöyle terk edilip bırakılan cinsten…
Ne yaşandığını anlamak için dokundum eşyalara.
Aslında öyle bir yeteneğim yoktu,
Gözlerini kalbim ile değişir misin?
Sen benim hissettiklerimi hisset.
Ben de senin gördüklerine bakayım.
Ben gözüne gözüm gibi bakacağım.
Ama sen kalbime beni incittiğin gibi bakma.
Seni tanımak istiyorum.
Bir körün görmediği halde tanıdığı gibi,
Kokunu tanır gibi,
Sesini tanır gibi,
Yüz çizgilerini tanır gibi,
Size kendimi tanıtayım:
Daha önce, aşkı tanımayan bir kalptim.
Sonra nasıl olduysa,
O musallat oldu başıma.
Gözlerime, gözyaşlarıma,
Kalbime, kahkahalarıma
Tarihler ile aram hiç iyi değildi.
Bana sorduklarında,
“Bu hangi tarihte? ” diye
Cevap veremiyordum.
Benim için tarihler;
İlk karşı karşıya gelişimiz,
Dudaklarına bir imza bırakmak
Kim notere gitse
Projesi ile geri tepsin istiyorum
Öyle bir imza atmalıyım ki dudaklarına
Yıkım kararı geri geri tepsin
Dudaklarını aşkın mabedi, mihrabı bilsinler.
Seni görünce ayaklarım taş oluyor
Tam vücudum da taş kesilirken
Kalbim terk ediyor bedenimi
Kanat takıp geliyor yanına
Seni de alıp uçmak istiyor.
Uçmak, uçmak, uçmak...
O kadar çok tavanı seyrettim ki.
O kadar çok resim çizdim
O kadar çok hayal kurdum ki o tavanda.
Doğmuş ve doğmamış ressamlar
Kıskandı hayalimi, rüyalarımı.
Eskiden tavana bakıp hayal kurardım.
Sen gelince hayaller gerçek
Tavan ise gökyüzü oldu.
Sen gidince, son uykuya yatınca
Tavan gene simsiyah oldu.
Şimdi bir sürü boya aldım
İyileşmesi imkânsız bir hastalığımsın
Her gece başımın içinde yankılanan bir ağrım,
Bazen koştuğumda kalbimin sıkışmasına sebep olan bir tümör,
Ciğerlerimde sadece senin kokuna yetecek kadar kalan bir boşluk,
Göz damarlarımın sadece seni görmesini sağlayan çatlamalar var.
Ayaklarım seninle yan yana yürümeyince nasıl ağrıyor biliyor musun?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!