Rüzgarın o hınzır uğultusu
Ve yağmur,
Rüzgarın o en güzel kuğusu.
Aşk ki,
Gecelerin vazgeçilmez
Ve bitmeyen tutkusu...
Şeklini almamış bir suyun
Rengini alır bulutlar
Su bu hangi şekli verirsen
Damlası damlasına o şekle sığar
İnsan olamamaktan ödümüzün kopmadığı yerde
Ölülerimizin cesetleri kokuyor
Ve bu buhranlar alıp götürüyor ne varsa
*
Hep yalnızlığımızla kaldık
Yalnızlığımız da bizimle
Soluk, boğuk, sessiz ve yırtık
Gecelerin renginde
Biriktirdiklerimizin yanında
Sen en hırçın dalgam,
Dinmeyen denizim
Ve martılar bile suskunken
Bitmeyen kavgam.
Sen,
Bir ömürlük cefam...
Hüzün geminde bana da yer var mı kaptan,
Yoksa dalgaların sırtına bineceğim.
Yoksa eğer rüzgarla çekip gideceğim,
Bir bulutla yağmura düşeceğim...
Bu bizim yalnızlığımız bitmez güzelim
Öyle geceler boyu kara kara düşünmeye ne hacet
Üstelik bu boş bir yatağın verdiği
O akla ziyan melankoli de değil
Gerekçeli bir gerçekçe zamanın sunduğu
Başı öne düşmüş bir memenin
Solgun, kırgın, yorgun, durgun ucundan
Karanlıktan çıkıp aydınlığa yeni varmış bir çift gözün
Kamaşık, ürkek, kaçkın, tedirgin göz-kapaklarına
Sessizliğin içinde
Metrelerce uzağından gün doğumunun,
Ufkun rengine bulanmış kuşlar seyirde.
Anlatsam, deyi-versem, bir çift kanat,
Bilmem dilenmiş mi olacağım.
Gözlerinin daldığı yere uçsam,
Çok yalnızım
Ve kimselerin sesi yok etrafta.
O kadar yalnızım ki;
Cinler top oynuyor sokağımda.
.
.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!