Geçti o her şeyi bildiğim yıllar
Ne bir acemiyim ne hamlığım var.
Öğretti gerçeği geçtiğim yollar
Ne bir acemiyim ne hamlığım var.
Sen benden çok iyi bilirsin tokluğu,
Ben de senden daha iyi bilirim yokluğu...
Ey benim cebi dolu, yüreği boşum
Daldan dala uçup duran şen şakraç kuşum
Tevhit eyle çıkma hakkın yolundan
Hayır gelmez yalan dünya malından
Kim kurtulmuş, Azrail’in elinden?
Bütün dünya senin olsa ne fayda.
Ölülerden rahmet dilenen sağlar,
Nefesleriniz var, sesleriniz yok.
Kimse alınmasın söz beni bağlar,
Nefesleriniz var, sesleriniz yok.
Dünya, dünyasıdır etme bulmanın,
Bir zalim ölümü mazlum düşüdür.
Gönlüm âlemi yok zalim olmanın,
Nefsler, kötülerin ruh kardeşidir.
Verdiğim sözlerden inan şaşmadım,
Sen beni hatrından sildin ise sil.
Arzular peşine düşüp koşmadım,
Ne güzel, ne çirkin umrumda değil.
Çalkantılı gönlüm her an anarken ,
Ne kadar unuttum desem yalandır.
Alevler içinde kalbim yanarken,
Ne kadar unuttum desem yalandır.
Sevenler iç döker, sevilen yakar,
Hepimiz,
Tüketim toplumunun
Safkan yarış atlarıyız.
Sanki;
Bir koşu bandinda koşar gibiyiz.
Biz yürüdükçe bant hızını artırıyor.
Sonbahar kapımdan hüzünle bakar,
Sensizlik şimşeği beynimde çakar,
Bu özlem hem seni hem beni yakar,
Ne zaman bitecek, hasret sevdiğim?
Bir haller oluyor bana,
Ne zaman seni düşünsem.
Gönlüm akar gider sana,
Ne zaman seni düşünsem.
Merhaba Özcan abi. :) kaleminize hayran kaldığımı belirtmek isterim. Kendinizi tanıttığınız bölümdeki yazıyı da ayrıca çok beğendim.