Gündüzde güneş kayıp, gecede yıldızlar çok
Kurduğumuz şehirde soluk alamıyoruz.
Ayın gülen yüzünü görmeye hiç imkan yok
Kurduğumuz şehirde soluk alamıyoruz..
Gençlik, gümrüksüz ithal batı sefahatinde,
Erkek, dişi yarışır boğulma cihetinde,
Gece, gündüz hayâsız çılgın eğlencelerde.
Gözümüz göre göre, ülkemizi yağmalar,
Dört taraftan kuşatmış küresel eşkıyalar.
Mezhebi genişlerin sinsi amaçlarına,
Kurşun eder susarım dayanılmaz öfkemi.
Kor yağar yüreğimin bütün yamaçlarına,
Kurşun eder usarım dayanılmaz öfkemi.
Belâ yağmuru yağmadan
Kurtuluş yok karanlıktan.
Aklın güneşi doğmadan
Kurtuluş yok karanlıktan.
Kur’an-ı Kerim, yeni inzal olunmuş gibi;
Heyecanla okunur, kutlu Ramazan ayı.
Müslümanlar yeniden bir eğitime tabi,
Kalplerin cemresidir, kutlu Ramazan ayı.
Önceden eşyaya tam hakim iken,
Maddenin mahkumu, esiri insan.
Umurunda değil ne gül, ne diken,
Maddenin mahkumu, esiri insan.
Söz surda temel taşı ya da başı yaracak,
Madem şair yazacak güzel, şiir yazmalı.
Gerçekleri yazmazsa, kalemi de kıracak,
Madem şair yazacak güzel, şiir yazmalı.
O üstünden atan attan,
Maharet kazandı usta.
Yan çizmekte, sadakatten,
Maharet kazandı usta...
Öfkeli hicivler yazmayacağım,
Mahşere bıraktım, hesaplaşmayı.
Artık bir kötüyü üzmeyeceğim,
Mahşere bıraktım, hesaplaşmayı.
Alkışlama dostum amma az anla;
Zamanın törpüleyip, yılların eskittiği,
Bir aynanın içinden geçiyor gibi sanki.
Geçmişi hatırladım, bugün güneş batarken,
Eski hatıralarım, bir bir geçti gözümden.
Merhaba Özcan abi. :) kaleminize hayran kaldığımı belirtmek isterim. Kendinizi tanıttığınız bölümdeki yazıyı da ayrıca çok beğendim.