Ovaların engin, gönüller kadar,
Cennet Anadolu, yurt Anadolu.
Denizlerin güzel, çehr6eler kadar,
İslâm Ana dolu, Türk Anadolu.
İnsanlar, İslâm’la şereflendikçe,
Savaşlar bitecek, barış gelecek.
Vicdanlar ağarıp, dile geldikçe,
İslâm için, 'barış barış' diyecek.
’Seviyorum’ dedin, mehtap şahidi,
Öyle filizlendi, sevda çiçeği,
Hep bilenler bilmez oldu gerçeği,
İstersen inkâr et bana aşkını.
Buğulu gözüne bakıp yandığım,
Yaşadığımız dünya haksızlıklarla dolu
İki yarım kürede, iki farklı dünya var
Kuzeyle güney farkı gündüzle gece kadar,
Ateş, ateş böceği, ya siyah beyaz kadar.
İnsanlar ölüyorken açlıktan, susuzluktan
Hep kendini yeri dolmaz görenler,
İyilere düşman olur dost olmaz.
Yaşamadan bol bol öğüt verenler,
İyilere düşman olur dost olmaz.
Yağmalanan ülke, soyulan millet,
İzzet-i nefsine dokunmuyor mu?
Türkiyede Türk’ü yok saymak, zillet
İzzet-i nefsine dokunmuyor mu?
Bu coğrafyayı vatan, yapanlar bir dirilse,
Kaçacak delik arar: Büyük, küçük, ortanca.
Önceden gidenlere dönme hakkı verilse,
Kaçacak delik arar: Büyük, küçük ortanca...
Açık adresini, meçhul de etsen,
Kaçışın kadere dönmek olacak.
Güle güle gitsen, kahırla gitsen,
Kaçışın kadere dönmek olacak…
Zamanın tiranı, zulmün şahısın,
Kader senden yana şans senden yana.
Akletmez, yağdanlık Padişahısın,
Kader senden yana şans senden yana.
Senin şahsına değil, düşmanlarının hıncı,
Kadim zamandan beri; oynanan, oyun kızım.
Şuuruna var artık kimliksizlik bir sancı,
Kadim zamandan beri; oynanan, oyun kızım.
Merhaba Özcan abi. :) kaleminize hayran kaldığımı belirtmek isterim. Kendinizi tanıttığınız bölümdeki yazıyı da ayrıca çok beğendim.