Ben seni bir akşamda sevmiştim,
Sense bir akşam üstü çekip gittin.
Ben akşamlarda gündüzü ararken,
Sen akşamsız günlerimi zehir ettin.
Ben akşamlarda dalıp giderken,
Sen o akşamlara bile ihanet ettin.
Nemli bir Antalya gecesinin,
Yat limanı çıkmazında,
Seninle yürüdüğüm yerdeyim şimdi.
Her şey güzel,
Kadınlar bir içim su belki.
Bilinmeyen bir gerçek,
Bilir misin, herkes gülerken, ben ağlardım sessizce,
Çaresizlik yaşardım sadece, dört mevsimde.
Baharım heves, yazlarım umut geçerdi hep,
Kışı yaşardım sadece, dört mevsimde.
Uzun geceler geçti ömrümden, ne karanlıktı bilsen,
Bir şiir yazdım dün gece,
Tam tamına altı hece,
İş söylemeye gelince,
Cesaret ister bu bence.
Bil ki seviyordum seni...
Evlilik, beynimi parçalayan bir molekül
Sistemlerimi alt üst eden bir düşünceydi.
Kendimi ve kişiliğimi sorguluyordum
Sanki, umutsuzluğun elinde gibiydim.
Parasız mutluluğun, olmadığına inanırdım.
Geriye gitmek zordur,
İlerisi tek yoldur,
El kilitlendiğinde,
Kırmızı yanak mordur.
Geceler ayaz soğuk,
Seninle yaşadığım bu şehir,
Birde içimize sığmayan,
Uçsuz bucaksız bir nehir.
Tüm bunları yazsam kağıtlara,
bilmem ki ne değişir.
Bir iki damla güzel harf,
kar yağan kışa bürünen beyaz kelimeler,
ve soğuktan titreyen yeni uyanmış ürkek mısralar,
sıcaklığın kadar manidar olmalı terleyen kıtalar,
seni anlatan, en güzel şiiri yaz bana.
Kaybolan resmini arıyorum!
Elimi her attığımda,
Bakmaktan usanmadığım,
Siyah kazaklı resminin,
Yaşayan cansızlığında...
Yüreğimde şehit olmuş bir sen, birde yalan sevmen,
Para, orun ve hep yapay sevdalara gönül vermen,
Yürekten sandığım sarılman, içten değilmiş gülmen,
Bu sana duyduğum, nefretin sebebidir sevdiğim.
Rüyamda dün seni gördüm, gözün yaşlı belin kambur,
Bak gidiyorum bağırsan da
Ben de seni terk ediyorum sevsen de
Hep yanında kalırım mı sandın
Hep seni severim mi sandın
Bir de bir de ben vuracağım felek gibi
Arayacaksın arayacaksın o günleri, ben gibi
Yalvaracaksın Allah’a canımı al diye
Ben de sana haykıracağım ...