Gölgende çiçek açmış
Zamansız bir fidanım
Rüzgar vurup savurmuş
Kurumuş bir yaprağım
Zaman Ruhumu yutmuş
Ruhum zamana esir
Katıksız Aşklar yaşandı bitti
Bize işin goy goy kaldı
Gidersen yıkılır bu Kent demiş şair
Yalanını seveyim
Bırak yıkılan kenti bir taş oynadı mı yerinden
Sokaklar kuşlarla dolu cıvıl cıvıl
Hangi ormanın yeşiliydin sen ruhuma dinginlik veren hangi Issız sahil kasabasında dalga
Gözlerin hangi denizi yutarcasına aldı benliğimi elimden
Savurdu bir kuş kafesine
Engin, ulaşılmaz bir dağın tepesinde gizlenen
Şimdi
Sarhoş bir meyhanede Derdimi anlatma telaşındayım
Lanetlenmiş bir vebal gibi
Boynumuza asılı kalmış
Bu kadar zayıfken güçlü görünmek
Gülüşlerimiz acı, bakışlarımız donuk
Bir yanımız hep hüzne dönük
Anlatamamanın verdiği suskunluk
Gülüşü güzel olanın yüreğide güzel olur diye öğütlediler
Bunca yıl onca hüznü ve kederi
Hasretle karılmış katıksız acıyı
Hangi güzel gülüşün ardına gizledinde
Kanadı kırık kuş gibi kaldım
Uçurum kenarında çaresiz
Bir günaha ilişip doğdu günahsız çocuklar
Kimi şehvetin, kimi servetin
Kimi çaresizliğin,kimi kudretin çocuklarıydı
Yaraları derin, birbirine eş
İsimleri farklıydı
Sevilmemiş çocuklukları boy verdi, büyüdüler
Boşunaydı güneşin kısır doğuşu
Hüzün saatleri gece yarısı
Aralanan kapıdan içeri dolar
Ortak kederimize şahit rüzgar
Nerden neyi bulduysa doldurur odama
Papatya kokusu tenin
Sanıyorsun ki gidişinle dünyası kararacak
Güldürme
Çoktan güneşe yuva yapmış gözleri
Ayrılığa kaldırım taşı döşeyen elleriyle
Dokundu kırgın gönlüne
İki ipte oynayan tek cambaz
Hangi efsuna gizlenmiş gizemsin
Hangi dağın karı
Hangi yolcunun uğrak hanısın
Seni bulmak
Seni anlamak
Seni çözmek
Bazı aşklar daha başlamadan
Hasrete yoldaş
yetim çocuktan kalma Ah gibi
Dizilir insanın boğazına
Ne yutkunmaya gelir
Ne söküp atmaya güç yeter
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!