Atatürk’ü sevmek zorunlu değil,
Saygı göstermezsen nankör olursun.
Düşünce belirtmek sorunlu değil,
Bilgi edinmezsen cahil kalırsın.
Atatürk olmasa, olurduk manda,
Dalında yaprağı oldum,
Kesti geçti bilmeden yar.
Yolunda toprağı oldum,
Bastı geçti bilmeden yar.
Elin elime vermedi,
Baykuşlar kumru gibi, kargalar bülbül gibi,
Şakıyarak öttüler, hayâldi gerçek oldu.
Gerçekler hayâlleşti, yalan örttü tül gibi,
İşe hile kattılar, hayâldi gerçek oldu.
Zıplaşıyor pireler, kan emiyor tüm bitler,
Alev sarmış camideki bacayı,
Dokunan yanıyor, bakınan rahat.
Suçlamayın kundaklayan hocayı,
Suçlayan yanıyor, çekinen rahat.
Minareyi çalan kılıfı bulsun,
Pişmansanız bu vatanı sevmeyin,
Caya caya sevdiğiniz yetmez mi?
Lafı öyle ağzınızda gevmeyin,
Yaya yaya sevdiğiniz yetmez mi?
Her fırsatta hemen öne geçtiniz,
Dinime musallat gözümden kaçmaz,
Yaşımız kemale erişti hocam.
Sofu var mabedin önünden geçmez,
Kanatsız uçmaya girişti hocam.
Harama uçkuru çözen uyanık,
(Derin devlet arayanlara yanıtımdır)
Eşkiyaya yaltaklanan yüzeyde,
Vatan için vurulanlar derinde.
Ümmetçi makbuldür en üst düzeyde,
Ulusuna sarılanlar derinde.
Atatürk’ü sevdiğimi söylesem,
Korkuyorum, bana kızan olur mu?
Evimde resmi var, acep neylesem?
Baskın yapıp evi gezen olur mu?
Çağdaş yaşam için burs verir karım,
Tekel işçisiydim sokakta kaldım,
Hakkımı istesem kızar mısınız?
Fabrikam satıldı, işimden oldum,
Yanlış var bu işte, bozar mısınız?
Ses duyurmak için Ankara’dayım,
Muhterem büyüğüm, kızdırdım sizi,
Eşek arıları soksun dilimi.
Millet uyanmasın, bitmesin dizi,
Ne olur ekleyin kopan filimi.
Beraber yürüdük o dar yollarda,
Anadolu'nun ova köylerinde sobalarda, tandırlarda çoğunlukla kesmik (saman) yakılır. Toprak damlı evlerin bacalarından yükselen dumanların görünüşü ve kokusu, köylerimizin yaşayan yönünü uzaklardan duyumsamamızı sağlayan işaret fişekleri gibidir.
Anadolu'da bir izdir, bir sıcaklıktır saman dum ...