Türküm demek ayıpsa biz bu sözü söyleriz,
Türklüğünden utanan sussa iyi olmaz mı? .
Doğruluk olmaz ise ar namusu neyleriz,
Çalıp çırpıp yiyenler kussa iyi olmaz mı?
Çalışkanlık ayıp mı? Yan gelip yatmıyoruz,
Sohbeti silahtan, karıdan, kızdan,
Futboldan, paradan eder maganda.
Yolda dehşet saçar, zevk alır hızdan,
Yasakta tanımaz cidar* maganda.
Ayakkabı sivri, yumurta topuk,
Herşey sanki bir rüya, hiç farkı yok kâbustan,
Zalimliği çırçıplak görüyorum habire.
Olanlar akıl dışı, kopmuş mantıktan, ustan,
Ben kendimi kendimde arıyorum habire.
Kimisi Hitler gibi, seleksiyon yapıyor,
Ne türlü bir şeyse ‘Barış süreci’,
Açılan, çekilen gizli kapaklı;
Sanki hokkabazca yarış süreci,
Toplanan, dökülen gizli kapaklı.
Yandaşlar akıllı, muhalif deli,
Satılmış medyanın yalak kalemi,
Patronunun çaldığını yazamaz.
Baldır bacak ile eğler alemi,
Yolsuzluğu bulduğunu yazamaz.
Kemik yalar baronların peşinde,
10 Kasım’da Atatürk’e,
Arınarak gideceğim.
Bayrağımla, Büyük Türk’e,
Sarınarak gideceğim.
Geçmişi saygıyla anıp,
Makkartizm hortladı hayırlar ola,
Canlı, tramvaya bindi Mac Carthy.
Dinciden tarafa koyuldu yola,
Marksist trenlerden indi Mac Carthy.
Kendisi fırıldak, sülale dönek,
(Büyüğüme maruzat)
Medya başa bir dertmiş, ne kâr belli ne zarar,
Şöyle üçü beş yapsa, vallahi dükkân sizin.
Ne deseniz doğrudur, vermeliyiz bir karar,
Okur bizi baş yapsa, vallahi dükkân sizin.
Özgürlük yok diyen yalan söylüyor,
Her türlü naneyi gevenler özgür.
Yoksul piyangoyla gönül eyliyor,
Çalmayı, çırpmayı sevenler özgür.
Halkını soyanlar basmıyor faka,
Baban devrimciydi, boyun eğmedi,
Bu yüzden çok zulüm gördü evladım.
Halkının malına eli değmedi,
Buldukça halkına verdi evladım.
Yazardı, halkının derdini yazdı,
Anadolu'nun ova köylerinde sobalarda, tandırlarda çoğunlukla kesmik (saman) yakılır. Toprak damlı evlerin bacalarından yükselen dumanların görünüşü ve kokusu, köylerimizin yaşayan yönünü uzaklardan duyumsamamızı sağlayan işaret fişekleri gibidir.
Anadolu'da bir izdir, bir sıcaklıktır saman dum ...