Sev beni bulutların üstüne çıkar.
Sislerin üstünde başlayan aşkımız,
Birleşsin billur gibi bir damlaya dönüşsün.
Yeryüzüne inip, kara toprakla buluşsun.
Fidan olsun topraktan semaya ulaşsın.
Kuşlar doluşsun dallarımıza konsun.
Ey Anadolu kadını!
Tırnaklarınla eşeleyip bu toprakları, vatan eyledin.
Kınalı kuzular yetiştirdin, cepheye gönderip döktükleri kanlarla,
Vatanı gülistan, cennet eyledin…
Bu gün çakal sürüleri üşüştü başına.
Mahremine göz dikti, rüsva eyledi.
Kanımız çeker bizi.
Türkiye'nin ipinde,
Sıralar dizer bizi.
Lazı, Kürdü, Başkurdu,
Ayrılık üzer bizi.
Türk'e, Türk'ten başka dost,
Küstüm çiçeği gibi,
Dokundukça kaçarsın.
Senden uzaklaşınca,
Gonca gülken açarsın.
Sevgini çözemedim.
Aktan karayı seçemedim.
Vatan için yaşar, aşkımız için ölürüz.
Vatanı anamız, sevgiyi aşk biliriz.
Sevgimiz vatanadır, bitmez.
Vatansız bizim ocağımız tütmez.
Aşkımız güzelliğedir.
Sevgimiz, insanadır serden gitmez.
Hasretim sanadır ey oğul.
Hasretim sanadır ey kızım.
Çabam bir fidanın serpilmesinedir.
Özlemim salkım saçak dallardan,
Olgun meyvelerin dökülmesinedir.
Özlemim genç nesillerin, ilim yolunda.
Ahu gözlü, beyaz tenli Ceren’im.
Sarı saçların uçuşur sabah yeline karşı.
Kiraz dudaklarından bir söz dökülür.
Yanaklar kızarır, öne düşürür başı.
Fırtınalar kopar minik kalbinde,
Dil ayrı söyler, gözler gönül yoldaşı.
Bu vatan sahipsiz değil!
Her dağından taşından,
Seslenen birileri var.
Toprağına, havasına, suyuna,
Genlerine sinmiş,
Mertlik hamuruyla yoğrulmuş,
Sen ki, devlet ricali başsın, sultansın,
O derin tadil-i erkânından millet, ibret alsın.
Adabı muaşereti sana, ben mi öğreteyim.
Yol yordam bilmiyorsun sus, bari dünya seni adam sansın…
Dün dünde kaldı diyenler, bu günlere bakalım,
Dünün zarif lisanıyla, gemileri yakalım…
Onlar Jaguarlara binsin,
Sağlığım yerinde ya, yürürüm ben...
Onlar ballı börekler, ızgaralar yesin,
Şükür tarhanayı buldum ya, karnımı doyururum ben...
Değmez dünya malı için kavgaya,
Basmazlarsa damarıma, bir kenarda dururum ben.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!