BURAYA KADAR
Parçalayıp en zayıf yerimden
Savurup atana kadar seller denize
Bir ince dal köprüydüm deli çayın üstünde
Akıp giden ömrümmüş meğer deli çay…
Çok kalabalıktı gar yine,
Asker sevkıyatı vardı herhalde.
İki genç kalabalığın içinde,
Yapayalnızdılar sanki gezegende.
Umurlarında değildi hiç kimse,
Hasretin ateşi kor gibi
Herkes kendine yontuyorsa yongayı
Nalıncı keseri gibi
Kaymışsa adaletin mizanı /terazisi
Çalınmışsa çocukların yarınları
U / mutlu düşleri
Gayrı neylemeli?
Savaş artığı bir kız çocuğuyum Bosna’ da
Adım Almina
Saçların altın sarısıydı annem
Sesin, Neretva nehri akışında
Palaçinka yapardın tatil olduğunda
Vahşeti yaşadım nefret ve korkuyla
Sen olmasan öğretmenim,
Silinmezdi beyinlerdeki örümcek ağları.
Kalkmazdı gözlerdeki perdeler.
Uyanamazdı bu ulus asırlık uykusundan.
Ben, ben olamazdım sen olmasan.
Yazlıkta, yürüyüş yolumda
Bir taş ev vardı şirince.
Köşedeki levhada
“Sevda Sokağı” yazıyordu sadece,
Takılmıştım bu isme…
Daha yeni görmüştüm O’nu
2. Ana Jet Üssünde
Pilot teğmenlerin bröve töreninde.
Ne kadar onurluydu ant içerken
Ve Harbiye Marşını söylerken.
Kartallar gibi keskindi bakışları,
Ben geldim Elazığ’ım
Sislerin ardından tam kırk yıl sonra
O birkaç avuç, yürekli kızlarınla.
Havanı, suyunu, okulumu özledim
Hadi, sar bizi şefkatli ana kucağınla…
Ayakları Ege’nin davetkâr sularında
Sırtını yaslamıştı Kaz Dağları’na
Fasılın nağmeleri yıkanırken yakamozlarında
Bir sevda türküsü söylerdi yaz akşamlarında
Bu, asırlar yorgunu efsunkâr kasaba...
Bir davet mektubu yazar ellerin
Çekingen, perişan, utangaç, derin…
Bir sevda şarkısı okur dillerin
Beni bırakma der sanki yüreğin...
İnanmam gözlerinin ateşkes çağrısına
seni düşünüyorum ıssız bir kuyunun dibindeymişim gibi çıkamıyorum bir türlü kuytu dereden tek başıma yolumu bulamıyorum çalıların arasında üşüyorum ve seni düşünüyorum...
bağcılar çilingir
http://www.bagcilarcilingir.net/
Canımmm melek annemmmmm
15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE BİRLİK GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN :))
https://www.youtube.com/watch?v=maTeCQo9jUg
Emre Aydın - Sen Gitme