Gam oldu gönlümde büyük mihmandar
Teselliler bana haram kılınmış
Ömrün çizgisinde büyük duraklar
Her biri kederden bir yığın olmuş
Dost eli uzanmaz, kırık kol gibi
Yüreğim gam katarı, hasretdir taşıyorum
Ya bırak yaşayayım, yahut öldür de bitsin
Özlemin her anına besteler yakıyorum
Senin olmayan yerde, gönlüm sarayı netsin
Ne uçta aydınlık var, ne mumlar alevlenir
Kederlerim dağ oldu, dağlarlarla yarışıyor
Gerçekler benden uzak, hülyama karışıyor
Gönlüm düşmanla değil kendimle savaşıyor
Kâinat bana küskün, hor gibi görünüyor
Nuh’tan kalma eşlerden biriyim tek başına
Zannetme düşen kalkmaz, tökezlenirde durur
İnsan hem hata yapar, hem de başına vurur
Pişmanlık fayda etmez geçenler için artık
Gözler önünde her şey o g ünleri atlattık
Ey ruhum, kalıbına sığmaz bir heyulasın
Senin inceliğine yakışmadı tavırlar
Bir azab-ı şediddir seni alıp götüren
Benliğini çok uzak mekânlarda yitiren
Sen kaybolmuş bir inci, okyanus derininde
Madem kalem elde bul sırdaşını
Kâğıtla dostluğu kur benim için
Siteme davranma, eğme kaşını
Levh ile kalemden sor benim için
Balaya sığınak olmuştur başım
Bir deli rüzgâr mı gülü soldurdu?
Dikenleri sana armağan olsun
Bir tipi, bir boran esti savurdu
Hezimetim sana armağan olsun
Ziyan mıdır acep gelsen imana
Sende mi küskünsün, uzaksın bana,
Çağrıların nerde, zil sesin nerde?
Ne mesaj geliyor, ne alo bana
Kulağı okşayan nefesin nerde?
Niye beni arayan yok, soran yok
Kalbinin en ücra köşelerine
Adım yazıldıysa kendini yorma
Kaydolduysan bir kez aşk defterine
Çizeceğim diye kendini yorma
Tanıdığın güne lanet eyleme
Sev, sev ki gönülde güller bezensin
Her gül goncasında sevda gizlensin
Sevdakâr bülbülün içi şenlensin
Bu sevgi Yunus’tan armağan bize
Zavallı görerek sen karıncayı
Müzahir hocamız Ağrı İbrahim Çeçen üniversitesinin en değerli hocasıdır...şiirlerinde sevgi aşk ayrılık ve hasreti sade ve etkileyici anlatıyor ki şiirlerini okuduğumuzda kendimizi sanki o anı yaşıyormuş hissine kapılıyoruz..