Sen ne sandın döner mi geçen gün daha geri
Hayal dünyama gömdüm hem aşkını hem seni
Hepsi derin bir yara, hatıramda izleri
Bir tuz olup yarama ekildiğinden beri
Uzun endam, tatlı huy, yarı çakır gözleri
İpliğine can verdim, tanesine kan…
Ruhumu onda buldum, onda yaşıyorum ben
Parmağım hu çekiyor, her biri bir basamak
Tespihle hem-dem olmak, maddede haz yaşamak
İpliğine can verdim, tanesine kan…
Her gün acı veren duygularımı
Silip de kalbimden atamıyorum
Aşkının peşinde bu gönül kuşu
Kanatlandı bir kez tutamıyorum
Ne tahammülüm var, ne kendimdeyim
Ey güzel yurdumun en yüce dağı
Gelinlik giymiş, örtmüş duvağı
Beyazıt şehrinin gözü, kulağı
Gönüller tahtında kadim misafir
Bir aşina dosttur: tipi ve boran
Seni anmak yeter mi, hasretten kavrulurken
Bülbül neyler gülzarı, gülle vuslat olurken
Neylesin intizarı gönül huzur bulurken
Belli ki bütün bunlar aklımın düzmecesi
Alışıp yokluğuna kalbimde yaşatmalı
—Kahraman ordumuzun Mehmetçiklerine —
Yürüyüş kararı, vatan kararı
Bir-iki, iki-üç sayıver gitsin
Tüfek çatılacak duyarsan eğer
Üçlü saç ayağı yapıver gitsin
Güzellik bir bütün, sen baş öğesin
Fakat yaşanmıyor sen olmayınca
Bahçede çiçekler boynunu bükmüş
Billâh açmıyorlar sen olmayınca
Bu durgunluk sanki ölü bir hayat
—Eşime
Ellerimden tutup yeni hayata
Bağlayıp ta beni yaşatan sensin
Muhtaç olmuş iken kol ve kanata
Kucak açıp beni kuşatan sensin
- -Taşlıçay Kaymakamı Ercan ATEŞ Beyefendiye;
Bir gönül eri var; Kaymakam Ateş
Sanarsın ufuktan doğan bir güneş
Ben abi olayım, o bana kardeş
Bir hatır soranım bulunsun diye
Dostlar dostluğunu sağlam kurmalı
Hayatın yükünü sırtlayabilen
Herkesin bir kadim dostu olmalı
İyi günü, kötü günü paylaşan
Müzahir hocamız Ağrı İbrahim Çeçen üniversitesinin en değerli hocasıdır...şiirlerinde sevgi aşk ayrılık ve hasreti sade ve etkileyici anlatıyor ki şiirlerini okuduğumuzda kendimizi sanki o anı yaşıyormuş hissine kapılıyoruz..