Aşkın ebedi sırdır güle bülbüle demem
Yansam kavrulsam dahi ocakta küle demem
Subh-ı sadık gibiyim riyada işim olmaz
Vefa yüce değerdir sırrımı ele demem
Değerli dost, mümtaz insan Prof.Dr.Erdoğan Büyükkasap’ın
hatırasına bulutlarla söyleşi, ağıt,,,
Gökyüzünde bulutların hası var
Her birinin kederi var, yası var
Alın bu sevgiyi alın gönlümden
Vallah bu sevdayı çekemiyorum
Kanadı kırılmış bir kuş gibiyim
Kalkıpta yuvama uçamıyorum
Öyle bir esaret, öyle bir zincir
Bir kısa vedayı çok gördü bana
Helalleşmek bile nasip olmadı
“Sol yanım acıyor” diyor ya şair
Benim sol yanım acımıyor, parçalanıyor
Umutsuzluk ve karamsarlık sarmışken etrafımı
Seni bir gün bile görememenin korkusu
Beni deli ediyor.
Sesini duymak için her arayışımda:
“Nasılsın” demenin dışında nutkum tutuluyor
Ve yutkunmaktan ağzım kuruyor.
Öyle bir sıkıntı kapladı beni
Dilimde yalnızca bir eyvah kaldı
Gönül hata yaptı sevdi bir kere
Affını bekleyen bir günah kaldı
O bana hem candı, hem de canandı
Canına mı tak dedi
Kin kusuyor gözlerin
Emr-i İlahi’de var mı?
Canın çekti: vur, öldür
Kuşlar korkudan artık kuytuya saklanmışlar
Ey mektup, halimi bildir yâre sen
De ki, ah ü zarda çok perişandır
Gittiğinden beri yüzü gülmedi
Fikri dalgalarda, kalp huruşandır
Ey mektup, elini tut da bırakma
Unutulmak acıdır, herkes yaşar kendince
Beni unutmak niye, ben unutum mu sence?
Unutulmak kader mi. unutuldum sanarsın
Arayan yok demeyin, ararsan aranırsın! ...
Sen gidince; gül dalında solacak
Sen gidince; gözler yaşla dolacak
Sen gidince; acı dostum olacak
Acep bu hasrete katlanır mıyım?
Sen gidince bura keder yatağı
Müzahir hocamız Ağrı İbrahim Çeçen üniversitesinin en değerli hocasıdır...şiirlerinde sevgi aşk ayrılık ve hasreti sade ve etkileyici anlatıyor ki şiirlerini okuduğumuzda kendimizi sanki o anı yaşıyormuş hissine kapılıyoruz..