Ey kudretli şair!
Tanışıklığımız vardır acıda kederde elbet
Kabarır nehirleri duyguların hecelerinden düşer
Rengârenk iklimlerin zamana bıraktığı derin acı izlerden
Akıyor şiirlerin yası şair...
Göz pınarlarında can suyu saklar anneler
Oğul; acım dinmiyor, diye söylenen ana
Ağlayayım yerine, çivileyim gözyaşım
Güneşi kucaklayıp, getireyim söz sana
Gülüşlerin serine, Ay hilali yay kaşın.
Tarihe damga vuran alev alan yaşların
Paydos zili çoktan çalmış dolaşıyorum ıssız sokaklarında
Sönmüş şehrin ışıkları alışıyor gözlerim zifiri karanlıklarına
Rengini vermiş mürekkepler ismini taşlara kazıdığım çok dert olsa gerek
Beş köşeli yıldızından tutuklu gönül devrimi aşkların
Kurşun kalemlerin tükenmişliği uğrunda sevda nehirleri gibi akan
Dil yarası sözlerden başka ne kaldı
Aşkımın romanı şiirin yazdım
Nice güller diktim el ile kazdım
Yaktım tatlı diller eledim süzdüm
Zemzemin soyudur kanar gözlerin.
Vecd ile duada andım ismini
Temmuz sıcağında yanmaktayım
Kanım terimin içinde
Vasiyetim vardı benim vasiyetim
Asılmaktı Pir sultanın ipinde
Otuz yedi candı onlar insandı
Nemrutların zulmü gelirse başa
Zulme alkış tutar ahu zar olur
Mesih olmaz Musa elinde asa
Sabah mucizesi güneş nar olur
Her bir canlı gibi geldik dünyaya
Puslu hava gizemi besler şiddeti rüzgâr
Sere serpe fidanlar kaynar dağın taşların
Direncin asaletin asil ana çınar yâr
Bulutlanır yüreğim düşürür gözyaşların
Uyu diyorlar bana
Şehvetli gecelere yaban yorganım
Sevdam özgürlüğümden (k)ana
Uyuyamayan aşktan organım.
Yılmak yok asla umutsuzluk yok!
Ey! Kendini her şeyin üstünde sayanlar
Siz hiç yıldızları seyre dalıp bakmadınız mı?
Güce, iktidara, maddeye kanıp; mülkü soyanlar
Güneşi ocakta yanan çerağ mı sandınız!
Nuh tufanı gazabından ders almadınız mı?
Ruh şaştı ruhsuzluğuna, uludu...
Yankılandı ormanlar
Devrildi ağaçlar
Kapladı örtüsü çığ gibi savruldu
Korku saldı her yere
Duyulmadı korkusu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!