Bazen gittiğin yerin bir önemi yoktur, sadece orada olman yeterlidir, şu tramvayın içinde oturan olabilir, konduktörde, yada tarmvayın arkasındaki şu yeşil şapkalı adam, sadece nasıl gördüğün ile ilgilidir herşey, yerdeki karda üşüyen ayaklar benim olabilir bugün 2 saat sokaklarda idim soğuğu işledim ayak parmaklarımdan yüreğime ve avuçlarıma.
tramvay kırmızı geliyor üzerime yerler kar, oysa bu hayat yeşil ve mavi değil mi? ya pembeleri nereye saklamışlar, merhametsiz bir hayat olabilir mi?
kuşlar üşüyor mudur bu resimde acaba? ya evsizler neresindedir o sokakların, ayyaşları, kimsesizleri, sevgisiz büyüyenleri, yaşadığını sananları, mecburiyetten yaşamını birilerine mahkum edenleri ne yapmaktalar acaba?
Belki kar olup düştüğün içindir üşümüşlüğün.
Hangi şehrin kaldırımlarına düşmüşse bekleyişlerin
o şehrin sokaklarında
yalnız kalan çocuklukları vardır
büyüdüğünü sanan
sevmelerinden beslenen.
Önce, ülke diye üzerinde yürüdüğümüz toprakları kaybettik, sonra; o topraklarda gezinen bedenlerimizi, şimdi aklımızı kaybediyoruz üzerimizde dolanan sermayeler aşkına. Dünyamızı kuşatan iki yüz kişinin sevdasına tutulan siyasilerimizin onlara açtığı yüreklerin içindedir toprak, insan ve gelecek.
Şimdi sevmeye çalıştığımız oyalanlarımız (bizden oy isteyen herkes) her gelişinde başka bir parçamızı vermekte adına para dedikleri kağıt uğruna. Haydi Aşk'a kuşanıp yola düşen Sevgili bu dünya bize göre değil kendi dünyamıza dönelim içinde iki yüreğin olduğu ve penceresinde sardunyaların olduğu, içinde fesleğenlerin koktuğu o küçük dünyaya.
Sabah gelirken,
ağaçlara baktım,
rüzgarı gördüm,
gökyüzünü,
binaları,
yolları,
bir gül açsa
çamura bulanmış duvarımın kenarında
rengi kırmızı olsa
tüm o
pastel renk tezatlığının
içinde
bir türkü gibi seslendirerek dostluğunu,
kehirabar sarısı hüzünlerden sıyrılmak
ve yola düşmek istiyorum artık.
zulamda içe batan kurşuni ağırlıklar
ve derimi zorlayan kınsız yalnızlıklar.
kaçamak bir ölümün son nefesindeydim.
Dudağıma kan değdi,
kendimi yitirdim,
oysa doğum
güzel bir gelecek müjdeliyordu.
Gelecek
aydınlık olacak ise
Kendini sev
Benim seni sevmeme sebep olan
ve
senin tek gerçeğin olan
ve
yine senin en değerlin olan
Kendimi sevmeyi öğrendiğimde fark ettim ki bugüne kadar sadece başkaları için yaşamışım bu hayatı. Şimdi kırkına merdiven dayanmış halde kırkından sonra azanı teneşir paklar sözünün gerçekliğini sorgulamaktayım. Buna rağmen hayat gerçekten çok güzel…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!